Tüm Evli Çiftlerin Tartıştığı 6 Konu
Çok mutlu ve istikrarlı evliliklerde bile, sık sık ortaya çıkan belli başlı problemler bulunmaktadır.
Evliliklerin Yürümesi için Sahip Olunması için Gereken Yedi Prensip isimli makalesinde, Dr. John Gottman evlilikte en çok tartışma yaşanan 6 konuyu belirlemiş ve bu sorunların “çok mutlu ve istikrarlı evliliklerde bile, sürekli yaşandığını” dile getirmiştir. Aşağıda bu 6 tartışma başlığına değinilecek, her birinin evlilikte temsil ettiği görevden bahsedilecek ve bu tartışma konularının tetiklediği anlaşmazlıklara, kavgalara çözüm üretilecektir.
Tüm çiftlerin zaman zaman tartıştığını ve bunun son derece normal olduğunu unutmayın. İlişkilerin büyümesi ve gelişmesi, farklılıkların uzlaştırılmasıyla mümkün olacaktır. Bu sayede, daha sevecen insanlar haline gelecek ve evliliğin meyvelerini tam manasıyla toplayabileceğiz.
1. İş Stresi
Görev: Evliliğinizi, huzur bulduğunuz yer haline getirin.
Çözüm: Uzun ve stresli bir günün sonunda, birbirinizle iletişime geçmeden önce, stresinizi atmak için bir süre yalnız kalmanız gerekebileceğini kabul edin. İş stresinizi eve getirmek, evliliğinizi sabote edecektir. Bu tek başına stres atma çalışmasını, gündelik hayatınızın bir parçası haline getirin; rutininize dahil edin. Siz ve eşiniz günün stresini nispeten attıktan ve rahatladıktan sonra; bir araya gelin ve gününüzün nasıl geçtiğiyle alakalı konuşun. İkiniz de bir parça rahatladıktan sonra, bir araya gelme zamanı gelmiş demektir.
2. Eşinizin Ailesi
Görev: Eşinizle, “biz” olma hissini oluşturun ve dayanışma içinde hareket edin.
Çözüm: Eşinizin tarafında olun, onun yanında yer alın. Eşiniz ve sizden (ve belki çocuklarınızdan) oluşan ailenizin kendine has bir yaşam tarzı, ritüelleri değerleri ve kuralları olsun; bu yaşam tarzı sizin ya da eşinizin anne-babasına uymayabilir, böyle bir durumda onlardan saygı göstermelerini isteyin. Eşinizi birinci planda tutup, beraberlik hissini, “biz” olma hissini oluşturmak için yapmanız en önemli şeylerden biri kendi ailenizin (anne-baba ve akrabalar) eşinize müdahale etmesine izin vermemektir. Anne-babanız, eşinize kırıcı bir şey söylediğinde hoşgörü göstermemeli, anne-babanızı bir daha böyle bir şey yapmamaları konusunda uyarmalısınız.
3. Para ve Maddi Meseleler
Görev: Paranın temsil ettiği özgürlük ve güç ile sembolize ettiği güvenlik ve güven arasında denge kurun.
Çözüm: Evliliğinizde, maddi konularda eşinizle bir takım olarak çalışmanız ve bir plan oluşturmadan önce birbirinize endişelerinizi, ihtiyaçlarınızı ve hayallerinizi anlatmanız son derece önemlidir. Siz ve partnerinizin “olmazsa olmaz” kabul ettiğiniz şeyleri belirlemeli ve bunları partnerinize net şekilde ifade etmelisiniz. Güncel harcamalarınızı listeleyin, günlük hayatınızın finansmanını ayarlayın ve finansal geleceğinizi planlayın. Eğer bunları yapmak konusunda problem yaşıyorsanız, bir finansal planlamacıya danışın.
4. Seks, Cinsel Hayat
Görev: En temel düzeyde birbirini beğenme, kıymetini bilme, takdir etme ve kabul etme.
Çözüm: Seks hakkında birbirinizle konuşmayı öğrenin ve bu konuşmanın ikinizi de güvende hissettirecek şekilde gerçekleşmesine dikkat edin. Sevişmekteki amaç; yakınlaşmak, keyif almak, tatmin olmak ve evliliğinizin son derece hassas bu alanında değerli ve kabul görmüş hissetmektir. Mutlu bir cinsel hayata sahip çiftlerin en temel ortak özelliği, sevişmeyi yakınlığın bir ifadesi olarak görmeleri; ancak kendi ihtiyaçları ya da kişisel arzuları söz konusu olduğunda herhangi bir değişiklik yapmamaları, ihtiyaçlarını ve arzularını partnerleriyle paylaşmalarıdır.
5. Ev İşleri
Görev: Eşitlik, adalet ve takım çalışması hissi oluşturmak.
Çözüm: Aslında en basit çözüm, erkeklerin daha fazla ev işi yapmasıdır. Belki şu bilgi erkeklerin ev işi yapma konusundaki isteklerini arttırır: “Kadınlar, erkeklerin ev işi yapma konusunda gönüllü olmalarını inanılmaz seksi bulurlar.” Evin düzeni için yapılacak işlerde erkeklerin payına düşeni yaptığı evliliklerdeki cinsel tatmin düzeyinin; kadının kocasının payına düşeni yapmadığını düşündüğü evliliklere göre daha yüksek olduğu görülmüştür. Bununla beraber, ev işi yapmak = seks eşitliğinde, yapılan ev işinin miktarı tek belirleyici faktör değildir. Diğer iki önemli faktör şunlardır: erkeğin yapması gereken işleri söylenmeden/rica edilmeden yapıp yapmaması ve kadının ihtiyaçlarına karşılık kendi görevlerinde esnek davranıp davranmaması.
6. Yeni Bir Bebek
Görev: “Biz olma” hissini, çocuğunuzu da içine alacak şekilde genişletin.
Çözüm: Bebeğin doğumunu takip eden ilk senede, kadınların %67’si, evlilikten aldıkları tatminde ciddi bir düşüş yaşıyorlar. Uykusuzluk, her şeyin üst üste gelmesi hissi, yeterince takdir edilmediğini düşünme, iş ve annelik arasında koşuşturma, ekonomik stres, kendine ayıracak zamanı bulamama ve daha bir sürü şey; tüm bunlar anneliğe geçiş sürecini zorlaştıran etkenler arasında sayılabilir. Peki kalan %33, bu geçişi nasıl zararsız halde atlatıyor? Bu şanslı anneleri, diğerlerinden ayıran şey; eşlerinin ebeveynliğe geçiş sürecinde kendilerinin yanında olması, babalık görevlerini üstlenmesi oluyor.
Kaynakça: https://www.gottman.com/blog/6-arguments-all-married-couples-have/
Uzman Psikolog Altuna Türkoğlu
DBE Yetişkin ve Aile Psikolojik Danışmanlık Merkezi
Bizi Arayın Terapistlerimiz
Benzer İçerikler :
Duygu; insana has ve insanın içinde bulunduğu durumu anlatan bir sözcüktür. mutlu-mutsuz, öfkeli-korkulu-coşkulu gibi… Düşüncelerden kaynaklanan ...
Evlilik, kişilerin hayatında önemli bir dönüm noktasıdır. İki kişinin de mutlu, huzurlu olduğu, uzun soluklu bir evlilik hayali ile bu karar alınır. Yeni ...
Yakın zamanda istismar edildiğiniz bir ilişkiyi sonlandırdıysanız zaten yapılması gereken en zor işi başarmışsınız demektir: Ayrılmak! Psikolojik ve fiziksel ...
Romantik ilişki içinde olduğunuz kişi ile ilgili, onsuz asla yaşayamazmışsınız gibi hissedebilirsiniz. Peki, sizce bu his gerçekten aşk mı yoksa sağlıksız bir ...
İlginizi Çekebilir :
Tıpkı diğer travmatik olaylarda olduğu gibi Covid-19 salgın bireylerde panik, yoğun korku, umutsuzluk ve çaresizlik duygularına sebep olur. Yaşanan ...
Her ailenin ve aile üyeleri arasındaki ilişkilerin kendine özel dinamikleri vardır. Bir insanın yaşam boyu nasıl bir karaktere, kişilik özelliklerine, düşünce ...
Geçtiğimiz ay Elazığ’da gerçekleşen deprem nedeniyle yalnızca şehrin kendisi değil, hepimiz sarsıldık. Binlerce insanın yara aldığı, evsiz kaldığı,...
‘’Fizyolojik hiçbir hastalıkla açıklanamayan fiziksel yakınmalar, derin bir mutsuzluk ve huzursuzluk halini, bedensel belirtilerle ifade etme...