Yetişkin ve Aile

Biz insanların yaptığı en zor şey muhtemelen bir başka insanla uzun süreli bir ilişki yürütmektir. Bir partnerle kurduğumuz ilişki, çocuklarımızla ya da ailemizle kurduğumuz ilişkiden farklıdır. Partner, bizim seçtiğimiz başka bir yetişkindir.

Aşık olduğumuza inansak bile sonuçta hormonlarımızı takip etmek ya da etmemek ve karşımızdaki ile ilgilenmek ya da ilgilenmemek bizim seçimimizdir. Mükemmel eşi ararken, “onu” bulduğumuza inanırız. O anda fark etmediğimiz şey hayatımızın sonuna kadar çatışmalarımız olacak birini bulduğumuzdur.

Ne? Çatışma mı? Kutsal denilen evliliklerin çatışmasız olması gerekmez mi? Birbirlerine aşık olan insanların tamamen uyumlu olmaları gerekmez mi? Hayır. Kadınlara yönelik filmlerin, pop şarkılarının, TV’deki durum komedilerinin (sitcomların) ve romantik romanların bize söylediklerine bakılmaksızın, başarılı ilişkiler çatışmasız olmakla tanımlanmaz. Bir kişiyi diğerlerinden üstün tutarak kendimize partner olarak seçtiğimizde, aslında zorluklar, problemler ve farklılıklardan oluşan bir bütünü de seçiyoruz. Özünde pozitif düşüncelerinin, özelliklerinin ve davranışlarının bizi rahatsız eden şeylerinden daha ağır bastığı birine karar veriyoruz.

Bir ilişkiyi iyi yapan şey çatışmaların olmaması değildir. İlişkiyi büyütebilen ve geliştirebilen ya da aşkımızı ve güvenimizi yok edebilen şey farklılıklarımızla nasıl baş ettiğimizdir. Bunun farkında olsalar da olmasalar da başarılı çiftlerin farklılıklarını yönetmek için bazı temel “kurallara” uydukları görülür. Bunun için bir çalışma yapmış olmaları ya da konu ile ilgili açık biçimde konuşabilmeleri fark etmeksizin, ortak bir kurallar bütününe göre davranırlar.

Başarılı çiftler kavga etmeme kararı verirler.

Kavga etmek acı verir. İnsanlar sözlerinde ve davranışlarında aşırıya kaçarlar ve tacizkar olurlar. Medeni insanların “kavga” etmelerine gerek yoktur. Kavga ediyor gibi hissetmeniz, bunun iyi bir fikir olduğu anlamına gelmez. Birinin sizi bir kavgaya davet ediyor olması devam ettirmeniz gerektiği anlamına gelmez. Eğer ilişkinizi güçlendirmek istiyorsanız, sorunlar yüzünden kavga etmek yerine anlaşmak, işbirliği yapmak ve sorunları konuşmak için çözümlerinizi güçlendirin.

Çatışmayı Güç Yoluyla Çözmeyi Denemeyin

Günler geçtikçe ve ilerledikçe dünyanın belirli bir kısmında ve alt kültürlerde çatışma, güç ve kimin sözünün kural olacağına dair geleneksel fikirlerin ağırlığı yoluyla çözülmüştür. Bu yalnızca uzun süreli ilişkideki çiftin her iki üyesinin de ilişkinin eşitsizliğini kabul etmeleri durumunda işe yarar. Batı toplumlarında birçok kadın (ve hatta çocuk) kendilerine eşit olarak saygılı davranılmasını beklerler. Bir sorun, eşitliliği geri kazanma mücadelesi içinde kaybolabilir. İlişkideki kişilerden biri kendisine değer verildiğini ve saygı duyulduğunu hissetmezse ilişki kaybolabilir.

Büyük Resme Odaklanın

Partnerinizi seviyorsunuz. Onunla ilgili onu çekici, takdire değer ve önemli bulduğunuz pek çok şey var. Başarılı çiftler, bu iyi hisleri mahveden problemle nasıl başa çıkacaklarına dair anlaşmazlığa düşmezler.

Kabul Edici Bir Tutumla Dinleyin

Çoğu zaman bir partnerin şikayetleri bir nebze doğrudur. Savunucu olma ve tartışma problemden uzaklaştırır. Başarılı çiftler birbirlerinin durumunu geçerli kılmak için ellerinden gelenin en iyisini yaparlar. Diğerinin ne söylediğini duymak için arkadaşça ilgili bir tutum sürdürürler. Bazı şeyler ne kadar doğruymuş gibi hissettirse de doğru olmayabileceğini kabul edin. Bazen haklı olma ihtiyacı asıl konuyu bastırabilir. Böyle zamanlarda başarılı bir ilişkisi olan partnerler kendilerine haklı olmak mı yoksa partner olmak mı istediklerini sorarlar. Kendi egolarını korumaya değil, sorunu çözmeye odaklanırlar.

Eğer Yılmış Hissediyorsanız, Mola Verin

Yılmak aşırı ısrara, “dırdır etmeye”, eleştirmeye ve insanlara söylemek istemediğiniz şeyler söylemeye sebep olabilir. Diğer kişiye kendi görüşlerini kabul etmeye zorlamak yerine, başarılı çiftler biraz mesafe bırakır. Onlar “Şu anda çok yılmış hissediyorum. Galiba söylediklerini düşünmek için biraz zamana ihtiyacım var. Bir saat sonra bir araya gelelim.” gibi şeyler söylemeyi öğrenmişlerdir. Bu söylem duyguları kabul eder, onlara biraz sakinleşme yolu sağlar ve hatta partneri terk edilmediğine dair rahatlatır. Birbirlerini, düşündükten sonra tekrar konuşmaya/tartışmaya döneceklerine dair rahatlatırlar.

Konuya Geri Dönün

Eğer bir şey bir insanı duygusal olarak üzecek kadar önemliyse, onun çözülmesi gerekir. Yeniden denemek önemlidir. Önemli bir konu hakkında fikir birliğine varamadıklarında, başarılı çiftler bir danışmana gitmeyi ya da bir başka seçenek olarak yardımcı olabilecek bir kişiden onları ne engelliyorsa o doğrultuda yardım almayı düşünürler.

Bazı çatışmaların asla çözülmeyeceğini aklınızda tutun. Bazı şeyler vardır, önemli olsa da, üzerinde anlaşılması gerekmez. Neticede, çift olan insanlar öncelikle birer bireydirler. Politik görüşleri tamamen zıt; para, boş zaman, kariyer hedefleri ve çocuk yetiştirme konularında sağlam ve farklı fikirleri olan ama başarılı bir evlilik yürütebilen olan çiftler vardır. Böyle farklılıkları tamamen çözemiyor olabilirler. Ama partnerler birbirlerine saygılı ve bağlı olduklarında, genellikle farklılıklara kendi bütünlüklerini kurban etmeden uyum sağlama yollarına ulaşabilirler.

Siz ve partneriniz bir konu üzerine anlaşmadığınızda her zaman bir seçeneğiniz vardır. O konu üzerinde çalışmayı seçebilirsiniz ve bir çift olarak gelişmeyi ya da birbirinizle kavga etmeyi ve birbirinize ve ilişkinize zarar vermeyi seçebilirsiniz. Bu tamamen size bağlıdır.

Kaynakça: Hartwell-Walker, M. (2014). Don’t Fight — Be Happy | Psych Central. Retrieved from http://psychcentral.com/lib/dont-fight-be-happy/00020337

Çeviri: İlkem Coşkun, Psikolog, BA - Düzenleyen: İnci Canoğulları, Uzman Psikolog, BA

DBE Yetişkin ve Aile Psikolojik Danışmanlık Merkezi
Bizi Arayın  Terapistlerimiz