BORDERLINE KİŞİLİK BOZUKLUĞU İLE YAŞAMAK

BORDERLINE KİŞİLİK BOZUKLUĞU İLE YAŞAMAK

BORDERLINE KİŞİLİK BOZUKLUĞU İLE YAŞAMAK

Günümüzde Borderline’ın gerçekte ne anlama geldiği ve nasıl tedavi edildiği konusunda çok fazla kafa karışıklığı varken Borderline tanısı almak daha da yıkıcı görünebilir. Yanlış anlaşılmaların yanı sıra sadece diğer insanlardan değil aynı zamanda profesyonellerden de damgalanma söz konusu olabiliyor. Bu durum, Borderline olan kişinin kendisini daha da yalnız hissetmesine neden olabilmektedir. Bununla birlikte Borderline kişilik bozukluğu nüfusun yaklaşık olarak %2’sinde görülmektedir. Tüm bunlara rağmen iyi bir haberimiz var: Borderline kişilik bozukluğu tedavi edilebilirdir ve iyileşmek mümkündür.

Borderline İle İlgili Yanlış Bilinenler

  • Borderline Bireyler Manipülatiftir

Borderline, biyolojik faktörler ve çevresel faktörlerin etkisiyle ortaya çıkar ve duyguları düzenlemede yetersizliğe neden olmaktadır. Duygusallığın çan eğrisini hayal edin. Bu eğrinin daha uç taraflarındakiler Borderline bireylerdir. Çevrelerinde meydana gelen olaylar tarafından daha kolay ve güçlü bir şekilde tetiklenirler ve yeniden stabil bir hale dönmeleri daha uzun sürer. Borderline kişilik bozukluğu olan bir kişi, çevresindekileri manipüle etmeyi nadiren bilinçli bir şekilde karar vererek yapar. Ancak duyguları yönetebilmek bir beceridir ve diğer tüm insanlar gibi Borderline bireyler de bu becerileri öğrenebilir ve sürdürebilirler.

  • Borderline Yaşam Boyu Kalır

Yapılan araştırmalara göre hastanede tedavi gördükten sonra taburcu edilen Borderline hastaların yaklaşık %70’i altı yıllık takip döneminde herhangi bir sorunla karşılaşılmadı. Bozukluk için kriterleri karşılamayı bırakan hastaların %94’ü bu altı yıllık dönemde Borderline’ın herhangi bir belirtisiyle ilgili şikayetçi olmadı. Doğru ve etkili tedavi yöntemleri ile Borderline belirtilerinden kurtulmak mümkündür.

  • Borderline İnsanlar Yeterince Çabalamıyor

Psikologlar Borderline insanlarda sorunun motivasyonla ilgili olmadığını söylüyorlar. Asıl bozukluk duygusal, bilişsel ve davranışsal düzensizliklerden kaynaklanıyor. Alanında uzman bir psikolog diyor ki “Diğer insanlar Borderline kişilerin ne kadar büyük bir boşluk duygusuyla mücadele etmeye çalıştığını anlayamıyorlar. Birçoğu da çok zeki, yetenekli ve üretken insanlar bu yüzden inanması zor gelebiliyor. Fakat bu kişiler mevcut zihinsel durumları göz önüne alındığında aslında ellerinden gelenin en iyisini yapıyorlar.”

Borderline Kişilik Bozukluğu Olan Bireylerde Kendine Zarar Verme Davranışı

Borderline kişilerde kendine zarar verme davranışları yaygın görülür. Genellikle duygusal acıları dindirmek ya da bunlarla baş etmek için kendilerine zarar verirler. Kimileri kendilerini cezalandırmak için de kendilerine zarar verebilir. Kendine zarar verme davranışları intihardan farklıdır. Hatta birçok Borderline intihar düşüncelerini ve dürtülerini azaltmak için kendine zarar verir. Bu tür durumlarda terapist ile kendine zarar vermeye neyin yol açtığı, sonuçlarının neler olduğu ve gelecekte bu olaylar zincirinin nasıl kırılacağını öğrenmek için bir çeşit “zincir analizi” çalışması yapılabilir. Bu süreçte duygularının bunaltıcı bir hale gelmeden önce nasıl tanımlayacaklarını öğrenmeleri Borderline kişilere yardımcı olabilir.

İntihar

            İntihar ne yazık ki Borderline vakalarında çok yaygındır. Borderline kişilerin yaklaşık %75’inin hayatlarında en az bir kez intihar girişiminde bulunduğu ortaya çıkmıştır. İntihar sınırındaki hastaların hastaneye yatırılması çok daha zorlayıcı bir durumdur. Bu durumda duygularla başa çıkmak için yeni beceriler öğrenmek ve kullanmak yerine hastanede yatmak, tedavi sürecinde azaltılmaya çalışılan davranışları güçlendirebilir. Böyle durumlarda Borderline kişilerin hayatta kalma nedenleri keşfedilmeli ve yaşamaya değer bir hayat kurmalarına yardımcı olunmalıdır. Böyle durumlarda intihar üzerine odaklanmak Borderline kişinin seçeneklerinin tükendiğini düşünmesine neden olabilir ve bu kesinlikle doğru bir hamle olmayacaktır.

Borderline Birey İle Nasıl İletişim Kurulmalı?

            Borderline kişinin aile üyelerinin ve arkadaşlarının mümkün olabildiğince destekleyici olmaları önemlidir. Bir kriz anında ne yapacaklarını bilmeleri gerekir ve böyle durumlar içi bir ekip çalışması halinde hareket edilmelidir. Borderline kişiler çoğu zaman yanlış anlaşıldıklarını hissederler. Böyle durumlarda o bireyin aslında bildiğinin en iyisini yapmaya çalıştığını unutmamalısınız. Bu yüzden “Bu hafta yaşadıklarını yaşasaydım, muhtemelen ben de tıpkı senin gibi hissederdim.” Gibi tepkiler vermek bile Borderline kişiye iyi gelecektir. Fakat elbette yanlış ve geçersiz olan durumları da onaylamamalısınız. (Kendine zarar verme davranışları, intihar, uyuşturucu ve alkol kullanımı gibi)

            Borderline kişilerin tedaviyi reddetmesi de sıkça karşılaşılan bir durumdur. Birçoğu bir sorunları olduğunu düşünmezler. Bu kişiler kendileri gibi olduklarını ve başkaları onlara istedikleri şekilde tepki verebilirse her şeyin düzeleceğine inanabilirler. Böyle durumlarda Borderline kişilerin sevdikleri ve terapisti birlikte hareket etmelidir.

 

Borderline Kişilik Bozukluğunun Tedavisi

            Bazı görüşlere göre bu bozukluk en iyi şekilde çok yöntemli bir ekip yaklaşımıyla tedavi edilebilir. Bireysel veya grup terapisti, ilaçların kullanımını yönetmek için bir psikiyatrist bu ekibin üyeleridir. Psikoterapi, Borderline tedavisinde kullanılan en etkili yöntemdir. Özellikle Diyalektik Davranışçı Terapi, Borderline bireylerin tedavisinde en etkili terapi yöntemi olarak görülmektedir.

            İlaçlar ise belirtilerin etkilerini azaltmak ve ortaya çıkabilecek bir bozukluğu (bipolar bozukluk gibi) tedavi etmek için reçete edilir. Psikoterapi ile birlikte ilaç kullanımı etkili olmaktadır. Ama bazı görüşlere göre, bu tür durumlarda ilaç kullanımı, bireylerin duygularını yönetmelerini ve başa çıkabileceklerini öğrenmelerine müdahale edebilir ve bu süreci olumsuz etkileyebilmektedir. Böyle durumlarda en doğru tedavi yöntemi, doktora ve psikoloğa danışarak belirlenmelidir. Psikolojik rahatsızlıklarda çeşitli tanı kriterleri olsa ve kişiler bu kriterlere göre değerlendirilse dahi her rahatsızlık kişiye özeldir ve her bireyde farklı etkiler görülebilir. Bu yüzden iyileşmek için atılacak ilk adım bir profesyonelden yardım almaktır.

 

KAYNAK

Tartakovsky M., (9 Kasım, 2017). Living with Borderline Personality Disorder. PsychCentral

https://psychcentral.com/disorders/borderline-personality-disorder/living-with

DBE Yetişkin ve Aile Bölümü

DBE Yetişkin ve Aile Psikolojik Danışmanlık Merkezi
Bizi Arayın  Terapistlerimiz

Benzer İçerikler :

Aşk Evliliği

Aşkın büyüklüğü ve yoğunluğu, uzun süreli ve doyumu yüksek bir beraberliği garantiler mi? Maalesef hayır. Büyük aşkla bir araya gelmiş kişilerin bir zaman ...

Beyninizin Üç İşlevini Tanıyın - 1. Bölüm

Mutlu ilişkiler insanları mutlu eder. Sahip olduğumuz en önemli ilişki kendimizle olan ilişkidir. Aslında kendimizle ilişkimiz ne kadar iyi olursa, o kadar iyi ...

Pozitif Duyguları Nasıl Korur ve Çoğalmalarını Sağlarız?

Gün boyunca duygularımızı yönetmemizi gerektiren çeşitli durumlarla karşılaşırız. Bazen beklenmeyen bir aksilik gelir başımıza ve stresle başa çıkmak durumunda ...

Panik Bozukluğu ve Panik Atak

Panik Bozukluğu, her 75 kişiden birinde görülen ciddi bir rahatsızlıktır. Genellikle onlu yaşların sonu veya yetişkinliğin başlarında ortaya çıkar. Nedenleri ...

İlginizi Çekebilir :

Tükenmişlik Sendromu

Epey oluyor, büyük bir şirketler grubunda çok başarılı bir geçmişe sahip olan, üst düzey yönetici bir danışanım, güven yitimi, panik atakları ve depresif...

SANATIN İYİLEŞTİRİCİ GÜCÜNÜ KEŞFEDİN

Yaratıcılığı kullanmayı gerektiren aktiviteler, stresi azaltır, kişilerarası iletişimi kuvvetlendirmeye yardımcı olur ve bilişsel gelişimi destekler. Yapılan ...

MEDYANIN İNSAN BEYNİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ

“Bundan önce yapılmış yüzlerce klinik araştırma, dijital dünyanın depresyon, kaygı ve saldırganlığı artırdığını gösteriyor. Hatta video oyunlarıyla çok ...

Duyguları Yönetmek

Fisher ve Ury’nin geliştirdiği ve istenen her durumda ve konumda uygulanmaya izin veren Harvard Uzlaşma Projesi’nin temel yaklaşımını kısaltarak ...