Basında Dbe

Söylemeden önce bir kere daha düşünün!

Söylemeden önce bir kere daha düşünün!

Yapma, dur, olmaz, sana demedim mi, dikkat et ve elbetteki hayır! Yaşamımız boyunca ne çok duyduk bu sözleri. Söylerken de hiç cimri davranmadık sanırım... Belki yorgunluktan, belki de işlerin yoğunluğundan çocuğumuzla iletişimde işin kolayına kaçmanın, engellemenin sınırlamanın, mantıksız kuralcılığın simgeleri bu kelimeler aslında çocuğunuza hiçte arzu etmediğiniz mesajlar veriyor. Davranış Bilimleri Enstitüsü Çocuk ve Genç Bölümü Uzman Klinik Psikolog Cemre Soysal çocukla iletişimde sözlerin gücü hakkında bilgiler veriyor.

Bir bebeğin doğumundan itibaren dış dünya ile iletişiminin en önemli parçalarından biri sözlerdir. Araştırmalar anne karnında dahi bebeğin konuşulanları duyduğunu ve duyduklarından olumlu/olumsuz etkilenebildiğini gösteriyor. Henüz görsel olarak kimseyi tanımayan bir bebek anne karnında duyduğu ses sayesinde annesini diğer insanlardan ayırt edebiliyor. Tüm bu bilgiler bize bir çocuğun gelişiminde sözlerin önemini bir kez daha hatırlatıyor.

Ebeveynler sözlerinin duyulmasını ister. Çocuğun anneye bedensel olarak teması azaldıkça, başka bir deyişle çocuk kendi başına hareket etmeye başladıkça sözler sadece sevgi iletmek için değil aynı zamanda ihtar, kızma, hatırlatma amaçlı da kullanılmaya başlanır. Ebeveynler çoğunlukla sözlerinin anında duyulmasını ve uygulamaya geçirilmesini beklerler. Fakat bu her zaman böyle olmaz! Çünkü unutulan bir durum vardır; her şeyin ebeveynler ve yetişkinler tarafından yönetildiği dünyada onların da seçim yapma ve zaman zaman istedikleri gibi davranma ihtiyaçları vardır. "Ona dokunma, onu atma, o zararlı..." gibi sözler öyle çok duyulur ki artık çocuk için anlamını kaybeder hale gelir.

Öğrenme kuramına göre davranışlarımız deneyimlerimizden edindiğimiz olumlu/olumsuz sonuçlara göre şekillenir. Bunu bir örnekle açıklayalım: "Annesi çok yoğun çalışan bir çocuk düşünün. Tüm gün annesine hasret kalıyor ve anne eve geldiğinde onunla vakit geçirdiği ilk aktivite akşam yemeğinin yenmesi. Bir gün çocuk yemek yerken yerinden kalkıyor biraz da annesiyle oyun oynama isteğinin verdiği heyecanla salonda gezinmeye başlıyor. Bunun üzerine zaten yorgun argın eve gelmiş anne yemek safhasının uzamaması için çatalın ucuna batırdığı köfteyle çocuğun peşinde salonda dolanmaya başlıyor. Bingo! Çocuk ne yapması gerektiğini buldu. Eğer yemek sırasında sofradan kalkar ve dolanmaya başlarsa sonuç: annesi köfteyle peşinden geliyor!" İşte tipik bir öğrenme kuramı örneği. Deniyoruz, olumlu ve istediğimiz gibi bir sonuç alırsak o davranışı yapmaya devam ediyoruz.

İhtar sözcükleri de aynen bir öğrenme kuramı içinde değerlendirilmelidir. Anne babaların unutmamaları gereken öncelikli kural, sözlerinin değerini hep yukarıda tutmaları gerektiğidir. Eğer bir anne çocuğun her davranışını tehlike boyutunu göz etmeksizin "aman, dikkat!" diye durdurmaya çalışıyorsa çocuk neyin gerçekten dikkat edilmesi gereken neyin güvenli olduğunu anlamakta zorlanacaktır. Bir çocuk balkonun demirlerine doğru gidiyorsa elbette anne ya hemen yanına gitmeli ya da sözlü olarak onu uyarmalıdır. Ama çocuk iyi bir şekilde yürümeyi öğrenmiş olduğu halde her adımda "önüne bak, dikkat et" uyarılarını duyuyorsa bir süre sonra kulağını anneden gelen bu ihtara kapatacaktır.

Anne ve Bebek / 01.11.2012

Yazının devamını pdf formatında okumak için tıklayınız.

Benzer İçerikler :

Bu Travmayı Hep Birlikte Atlatacağız

Yıllardır hayatımızı sarsan terör olaylarının belki de en şiddetlisi 15 Temmuz Cuma gecesi yaşandı. Artçı şokları günbegün devam eden bu olayın ardından, bazen ...

Çocuk İçin Doğru Zaman

Evlilik belki de bir ilişki için en zorlu sınavlardan biri. Özellikle ilk yıllar çiftler için zorlayıcı olabiliyor. Nitekim Türkiye İstatistik Kurumu’nun ...

Ödev size değil çocuğa veriliyor

İlkokul çağında çocuğu olan ailelerin en büyük dertlerinden biri ödev. Peki çocuğa ödev yaptırmanın en doğru yöntemi nedir? Uzmanlara göre ilk kural...

Mesele Hormonların Çok Ötesinde

Doğumdan önce başlayan anne-çocuk ilişkisi yaşamın sonuna kadar devam eden en uzun ömürlü sevgi türünü barındırıyor. Bilim insanları nedenini ...

İlginizi Çekebilir :

Çocuklar Cinselliği Keşfederse

"Bu bazen arkadaş çevresi, bazen tv, bazen de internet olabilir. Çocuğun cinsellikle ilgili çarpıtılmış bilgiler edinmemesi için onu soru sormaya teşvik ...

Bir Sen! Bir Ben! Bir de...

Bu şarkının devamı bir de "bebek" olsa da maalesef ikili ilişkiler şarkı sözleri kadar kolay olmuyor; çünkü ilişkiye her ne kadar kadın ve erkek ...

Bu Tavsiyelerle Ömür Boyu

26 yıldır psikolojik terapi birikimiyle hizmet veren DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü'nden Uzman Psikolog Zeynep Zat, Sevgililer Günü'ne ilişkilerinde ...

Ne! Anne mi olacağım?

Fiziksel olarak 20-30 yaş arası anneliğe en uygun yaşlar olsa da işin psikolojik boyutu biraz farklı. Kadınlar anne olmak için yeterli duygusal olgunluğa...