Çocuğunuz okula hazır mı?
Değişen eğitim sistemi ile 66 aya çekilen okula başlama yaşı velileri endişelendirdi. Kimileri çocuğunun okula başlamasının uygun olmadığına dair rapor almaya çalışırken kimileri bunun maddi cezasını ödemeye ve çocuklarını okula göndermemeye hazırlanıyor.
Peki, Çocuğunuzun Okula Hazır Olup Olmadığını Nasıl Anlarsınız?
Bu soruyu DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü Çocuk ve Genç Psikolojik Danışmanlık Merkezi terapistleri yanıtladı.
Yeni yapılandırılan "4+4+4" eğitim sistemi ile okula başlama yaşının 66 aya indirilmesi tartışmaları da beraberinde getirdi. Çocuklarının henüz gerekli erişkinliğe ulaşmadığını düşünen pek çok aile, çocukları ve onların eğitim hayatları ile ilgili ciddi kaygı yaşamaya başladı. Öyle ki henüz temel tuvalet eğitimi gibi pek çok beceriyi kazanamamış minikler için aileler bir yıl erteleme raporu almak için hastanelere akın ediyor. Rapor alamadığı halde çocuklarını okula yollamak istemeyen ebeveynler ise ciddi yaptırımlarla karşı karşıya kalacak Peki, her ne kadar sizin gözünüzde bir bebek olsa da çocuğunuzun okul hayatına uygun olup olmadığını nasıl anlarsınız? Yaz aylan boyunca birçok aile, süreci yakından takip ederek psikolog, psikiyatrist ve pediatristlerin kapısını aşındırdı. Kendilerine gelen yoğun talepler neticesinde kamuoyunu bilinçlendirmenin yararlı olduğunu düşünen DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü Çocuk ve Genç Psikolojik Danışmanlık Merkezi Terapistleri, bu konudaki endişe ve kafa karışıklığını gidermek için ortak bir açıklama yayımladı.
İşte DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü Çocuk ve Genç Psikolojik Danışmanlık Merkezi Terapistlerinden velilere kılavuz olacak "Okul Olgunluğu Değerlendirmesi"
Okul OlgunluÄŸu Nedir?
Okul Olgunluğu çocuğun kronolojik yaşından çok akademik ve duygusal olgunluğunun yeterli olup olmamasına bağlıdır. Akademik olgunluk ile kast edilen çocuğun ince motor (yazı yazmak için gerekli olan el becerileri), kısa ve uzun süreli hafıza, işitsel ve görsel dikkat, aritmetik muhakeme, sıralama, dil, öğrenme ve çalışma hızı becerilerinin okulda karşılaşacağı akademik yükü kaldırabilmesi için yeterli olup olmadığıdır. Duygusal olgunluk ise sosyal muhakeme, kurallara uygun davranışlar sergileyebilme, sosyal problemleri çözme, arkadaşlık başlatabilme ve sürdürebilme, politik olma, nesil ve cinsiyet farkını kavrayabilmiş olma, hayal kırıklığı ile başa çıkabilme, öfke kontrolü gibi faktörleri içinde barındıran bir beceriler topluluğudur. Gelişim her çocukta farklıdır...
Ekonomix / 01.09.2012
Yazının devamını pdf formatında okumak için tıklayınız.
Benzer İçerikler :
'Günümüz insanı konuşmasında da, davranışlarında da son derece rahat olmak istiyor. Bu kadar rahatlığın karşısındakini rahatsız edeceğini düşünmüyor ...
Bir kurumun çalışanlarına gerçekten değer verip vermediğini anlamak istiyorsanız, işe alım süreçlerine değil, çalışana sağladığı imkanlara deği...
14 Åžubat Sevgililer Günü yaklaşıyor… Gündemde mutlu ve uzun bir iliÅŸki sürdürebilme konusu varken tüm çiftler iliÅŸkilerini sorguluyor ve bu özel günde ...
Cep harçlığının verilmesi, aileden aileye değişiklik gösterse de, çevresindeki arkadaşlarından çok farklı kalmayacağı bir yaşta başlamalıdır. Bu konudaki asıl ...
İlginizi Çekebilir :
Pek çoÄŸumuz bayram tatilini yıllık izinleriyle baÄŸlayıp, uzun bir tatil yapıyor. Tatil yapmak herkes için çok gerekli. Zihnen ve bedenen dinlenmek, farklÄ...
Pratiği olmayan teori pek bir şey ifade etmez. Yani gerçek anlamda harekete geçmeyip yine de duyarlı bir insan olduğunuzu düşünüyorsanız, bu da pek bir şey ...
Yenibiris.com anketlerine göre çalışanların yarısından fazlası yeteri kadar takdir edilmediğini ve bu konuda yöneticilerin adil davranmadığını düşünüyor. Bu ...
DİNDAR kesimin de travmaları var. Onlar da ayrı travmalar içinde büyüdüler, yetiştiler. İtilip kakıldılar. Benim böyle laik dindar, başörtülü-başörtüsü...