Çalışan kadınların kafasındaki soru, İyi bir anne miyim?
Kariyer hedefleri olan annelerin kafasındaki "İyi bir anne miyim, nasıl iyi anne olurum?" sorularına yanıt arayan uzmanlar, "Kendinizi başkalarıyla kıyaslamayın, eve gelirken çocuğunuza hediye almayın. Eşinizle iş bölümü yapın, aşırı sorumluluk üstlenmeyin" gibi önerilerde bulundu.
Günümüzde kadınlar birçok rolü aynı anda üstleniyor. İyi bir kariyer, eşine karşı sorumluluk ve annelik bunlardan bazıları. Bütün bunları aynı anda yapmaya çalışırken, bazen rollerden biri diğerinin önüne geçebiliyor. Aynı anda birçok rolü üstlenen kadınların çoğunun kafasında, "İyi bir anne miyim, nasıl iyi bir anne olurum?' gibi sorular var. Bu soruların yanıtlarına etki eden çevresel, kişisel, maddi manevi birçok neden var. Bu yüzden kesin bir cevap vermek zor. Ancak, bazı ipuçları vermek mümkün. Davranış Bilimleri Enstitüsü Çocuk ve Genç Psikolojik Danışmanlık Merkezi uzmanları, günümüz kadınlarının aklındaki sorulara yanıt aradı. Dikkat edilmesi ve özen gösterilmesi gereken konuların altını çizdi. Bu önerilerden bazıları şöyle:
Suçluluk Duygusu ve Hatalı Ödül Sistemi
Anne her ne kadar elinden geldiğince çocuğu ile ilgilenmeye, ona vakit ayırmaya çalışsa da evde bir bakıcı ya da aile büyüğü ile bırakmak zorunda kalabiliyor. Bu durumda da kendini yetersiz hissetmeye başlıyor. Yetersizlik hissi beraberinde "suçluluk duygusunu" da getirdiğinden, bu duygu ile anneler her akşam eve ellerinde bir oyuncakla gelebiliyorlar. Vicdanını rahatlatmak, kendini daha iyi hissetmek ve suçluluk duygusunu az biraz da olsa azaltabilmek için sürekli hediye almak zamanla anne için de, çocuk için de bir rutine dönüşebiliyor. Anne hediyeyi bir rüşvet olarak gördüğü takdirde, çocuklar için bu durum bir alışkanlığa dönüşür ve hediye konusunda sürekli bir beklenti içinde olurlar. Annenin gelmesini dört gözle beklemeye başlar ki bu ona karşı olan özlemden değil, sırf hediyeyi bir an önce almak için sabırsızlandığındandır.
Aşırı Sorumluluk Üstlenmek
Annenin yaşadığı önemli sorunlardan biri de aşın sorumluluk alması. Hem zihinsel hem de fiziksel olarak anneyi yoran bu durum çocuğuna yeterince zaman ayıramama kaygısını da beraberinde getiriyor. Anneler iş yüklerini çevrelerindekilerden, özellikle babalardan destek alarak biraz hafifletebilirler. Hayatlarında öncelik verecekleri işleri sıraya koyup organize edebilirler. Önemli olan annenin çocuğu ile geçirdiği sürenin uzun olması değil, kaliteli olması.
Hürriyet / 05.05.2014
Haberin devamını pdf formatında okumak için tıklayınız.
Benzer İçerikler :
Romantik bir iliÅŸkiye baÅŸlarken sözleÅŸme yapanların sayısı artıyor. SözleÅŸme maddeleriyle romantizmi yan yana düşünemiyor musunuz? Belki de bakış açınızÄ...
Pandora'nın Kutusundan Çıkanlar Davranış Bilimleri Enstitüsü yedi bölgede 2000'e yakın katılımcıyla aile ve evlilikle ilgili çok sayıda soruya cevap ...
Terapi, danışmanlık, eğitim ve koçluk merkezi olarak hizmet veren DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü, hem birey hem de kurumlara hizmet veriyor. Psikoloji ...
Hatırlıyorum da çocukken bayramlar daha bir heyecanlı olurdu. Evdeki bayram telaşı en az bir hafta önceden başlardı. Bayram alışverişine çıkmak beni çok mutlu ...
İlginizi Çekebilir :
Kuşkusuz baba figürü tüm kültürlerde güven ve otorite anlamına geliyor. Ancak babaların kız çocuklarına sergiledikleri tutumlarla erkek çocuklarına olan...
Cep harçlığının verilmesi, aileden aileye değişiklik gösterse de, çevresindeki arkadaşlarından çok farklı kalmayacağı bir yaşta başlamalıdır. Bu konudaki asıl ...
Üvey anneyle yaşamak zorunda kalan çocukların hayatına girmek için yapılan en büyük hatalar: Acele etmek, sert tavırlar takınmak, otorite kurmaya çalışmak ve ...
İngiltere'de yapılan bir araştırma, çalışanların iş yerinde daha mutlu ve daha üretken olmasının, arkadaşlık ilişkileriyle mümkün olduğunu orta...