Yöneticiler İçin Başarı Stratejileri 6
CCL’in (Center for Creative Leadership) “başarılı yöneticiler” ve “inişe geçen” yöneticilerle yaptığı araştırmayı özetlemeyi bu hafta bitiriyoruz.
Hatırlayacak olursak “inişe geçen” yöneticiler; insanlarla ilişkilerinde sorun yaşıyorlar, yetenekli insanları ekiplerinde toplayamıyorlar ve ekiplerini iyi yönetemiyorlar ve iş hedeflerine ulaşmada başarılı olamıyorlardı. Dördüncü özellikleri ise; değişememeleri ya da değişmek istememeleri ve uyum sağlayamamaları.
Değişim ve Uyum
Başarılı yöneticilerin bir özelliği zamanla daha bir kendilerini kontrol edebilir hale gelmeleri ve zor durumlarla daha rahat başa çıkabilmeleri. Değişimlerin yaşandığı süreçlerde işi öğrenmeye odaklanıyorlar, yanlışlardan ders çıkarabiliyorlar, uyarılara ve geribildirime açık olabiliyorlar ve stres karşısında dengelerini koruyabiliyorlar.
Pek çok yönetici uyum sağlayamadıkları için ya da direndikleri için “inişe geçiyorlar”. Kimi yönetim tarzını değiştirmiyor, kimi de geçmişteki başarılarına bakıp değişimi gereksiz buluyor ya da değişimin başarısızlık getireceğini düşünüyor. Araştırmada bu tür yöneticiler diğerleri tarafından:
- Risk almaktan çekindikleri
- Otoriteye tepki gösterdikleri
- Geri bildirime kapalı oldukları
- Zorluklarla baş edemedikleri
- Stratejik düşünemedikleri şeklinde nitelendiriliyorlar.
Uyumu ve Değişime Açıklığı Geliştirmek
Esnekliği bir yaşam biçimi haline getirebilmek ve uyum sağlayabilmek bir yönetici olarak geliştirebileceğiniz en önemli becerilerden birisi. Ayrıca kişisel değişim dışımızda yer alan değişimler kadar önemli. Başarılı yöneticiler yanlışlardan ders alabiliyorlar, yeni davranış biçimleri geliştirebiliyorlar ve öğrenmeyi yaşam boyu sürecek bir olgu olarak görüyorlar. Eğer bu alanda zorlanıyorsanız aşağıdaki stratejileri deneyebilirsiniz:
1. Yöneticinizle Olan Çatışmanın Ötesine Geçin
Her yeni yönetici işinize yeni bir şeyler getirir. Eğer yeni yöneticinizle ya da mevcut yöneticinizle aranızda kişisel veya profesyonel çatışmalar çıkarsa durumu hafifletecek değişik adımları atmaya hazır olun. Yöneticinizin sizden, sizin de ondan ne beklediğinizi net bilin. Yöneticinizle ilişkinizi etkileyen her konuya birinci derecede öncelik verin. Yöneticinizin yanlış yapmasını doğal karşılayın. İletişim kanalını açık tutun. İşe odaklanın ve ekibin bir parçası olun.
Dikkat:
- Yöneticinizle olan sürtüşmeyi aşmak için politik manevralara girişmeyin. Üstüne şikayete yeltenmeyin. Yöneticinizi insanların içinde destekleyin ama kendi perspektifinizi ve pozisyonunuzu koruyun. Farklı düşündüğünüzü belirtin ama saygıyı ihmal etmeyin.
- Sakın ha, aman sakın ha “kralı yaralamayın”.
2. Geçmişte Tıkandığınız Bir Noktayı Belirleyin
Pek çok yönetici merdivenleri tırmanırken teknik bir rolden yönetici rolüne geçişte zorlanır. Teknik roller nesneldirler ve ölçülebilirler. Yönetici rolü ise sübjektif, genel ve belirsizliklerle doludur. İşleri başkalarına dağıtmayı içerir. Şeyleri ve süreçleri yönetmekten çok insanları yönetme ön plandadır.
Yeni rolünüzde ne tür beceriler edinmeniz gerektiğini çıkarın ve bunları geliştirmek için hedefler koyun. Gelişmenize engel olacak zayıf taraflarınızı yönetmek için destek alın.
Dikkat:
- Terfinize neden olan teknik becerilerinize güvenmeyin. Artık sizden insanları yönetmeniz beklenecektir.
- Zayıf taraflarınızın değişim sağlamanıza engel olmasına izin vermeyin. Değişim zor iştir. Yeni beceriler geliştirmek için kendinizi zorlamanız gerekecektir.
3. Sürekli Geribildirim Alın
Belli bir duruma odaklanan, o durumla ilgili davranışınıza yönelik olan ve davranışınızın yol açtığı sonuçları kapsayan geribildirimi almaya çalışın. İşinizde ve iş dışında sizi gözleme olanağı olan kaynaklardan faydalanın. Bu insanların görüşlerine güveniyor olmanız ve saygı duyuyor olmanız önemli.
Dikkat:
- Yalnızca dinlemekle yetinmeyin, eyleme geçin. Mazeretler üretmeyin.
- “Fikir” sormayın. Geribildirim, yorum ve yargı dünyasına kaydığında verim alamazsınız. Geribildirim aldığınız kişiden direkt gözlemlerini sorun
4. Farkındalığınızı Geliştirin
Duygusal tepkilerinizin farkına varın. Değerlerinize sahip çıkın. Dürüstlükten ayrılmayın. Başarılarınız kendinizi güçlü hissetmenizi sağlar. Bu da iyi bir şeydir. Ama güç aynı zamanda yanlışlarınızı görmenizi de engelleyebilir.
Dikkat:
- Davranışlarınızı ve düşüncelerinizi gözden geçirmek ve değerlendirmek için kendinize zaman ayırın. Olayların akışına kendinizi kaptırmayın.
- Yönetim tarzınızı duruma göre değiştirmeyi ihmal etmeyin. Yönetim tarzı; yönlendirici olmaktan, denetim ve kontrole ağırlık vermekten, kararları ekibinizle işbirliği içinde almaya ve problemleri birlikte çözmeye kadar değişebilir.
Kaynaklar
Leslie, J.B. & Van Velsor, E. (1996).
A look at derailment today: North America and Europe.
Greensboro, NC: Center for Creative Leadership
Van Velsor, E., & Leslie, J.B. (1995).
Why executives derail: Perspectives across time and cultures.
Academy of Management Executive, 9(4), 62-72
09.07.2006
Benzer İçerikler :
Diyelim ki, eğitime harcadığımızdan daha çok, yetenekli kişileri bulmak için,para harcıyoruz. Bunu yapmak için elimizde iyi tanımlanmış bir “yetenek ...
Epey oluyor, büyük bir şirketler grubunda çok başarılı bir geçmişe sahip olan, üst düzey yönetici bir danışanım, güven yitimi, panik atakları ve depresif...
Tsunami’nin vurduğu bölgelerden yalnızca biri olan Khao Lak’ta “örgütlenmemizi” tamamladık sayılır. Eğer “ekipler bölgeye intikal ...
Geçtiğimiz hafta, empati ve empati ile ilişkili yardım etme davranışı üzerine konuşmuştuk. Her zaman, her durumda, herkese karşı aynı seviyede empa...
İlginizi Çekebilir :
Beyin yıkama, bir başka deyişle diğerlerinin beynini bir anlamda kontrol altına alma, uzun zaman anlaşılamamış bir fenomen aslında. Ancak, bugün, bilimsel...
Önce kısa bir özet. 1. Temel sorumuz şuydu: Kurduğumuz ya da kuracağımız ilişkinin uzak geleceği ile ilgili doğru bir tahminde bulunmak mümkün müdür? Evet,...
Geçen hafta şöyle bir soru sormuştuk: Nasıl oluyor da insanlar uzun süreler ciddi mesailer harcayarak özenle seçtikleri eşleriyle bir zaman sonra karşılıklı ...
Geçen hafta size insanların hakkımızda ne düşündüklerini kestiremeyişimizin en büyük sebebinin onların aklını okuyamıyor, kendi düşüncelerimizi onlara yüklüyor ...