Emre Konuk

Kenya'da Demokrasi

Nairobi'de daha işimiz bitmedi. Üç günlük travma eğitimini süpervizyon izliyor. Bir hafta süreyle, Nairobi ve civarındaki kliniklerde çalışan ve eğitime katılan terapistler işbaşında eğitim alıyorlar. Farklı bir kültürün sorunları da farklı oluyor. Kenya'da 70 kabile var. Herkes bir kabileye ait. Dilleri farklı. Okula gidebilen herkes Swahili dili ve İngilizce öğreniyor. Arapça çok kelime var Swahili dilinde. Zaten ortadaki 'w' harfini atınca 'sahil' kalıyor. Sahil bölgesinde Arap tüccarların etkisiyle oluşmuş. Yani tüm Kenya'lılar üç dil konuşuyor. Dillerinde duyguları anlatan sözcükler yok. Örneğin; büyücü, adamın 'ruhunun bir tarafını kitlemiş ve içine bir yaratık yerleştirmiş'. "Ne hissediyorsun" diye sorduğumda "kötü" diyor. Duygular ya olumlu ya da olumsuz. Ama bir adları yok. Swahili bazen yardımcı oluyor: Huzuni (hüzün) ya da "furuhi" (ferah yani mutlu) da olduğu gibi.

Süpervizyon alan psikiyatristin aklı karışmış. Eğitimini İngiltere'de aldığı için bir teşhis koymaya çalışıyor. Şizofreniyle paranoya arasında gidip geliyor. Ona bu konuda yardımcı olamayacağımı, İngiltere Psikiyatri Derneği'nin web sitesine bu sorunu soru olarak iletebileceğini, soruna şimdilik psikiyatrik bir teşhis koymaya çalışmaktan çok kültürel bir fenomen olarak bakabileceğimizi, eğitimde öğrendiğimiz yöntemlerle bu adama belki de yardımcı olabileceğimizi söylüyorum.

Neticede üçüncü günün sonunda hep birlikte bahçeye çıkıyoruz. Adam küçük bir çukur kazıp içine üç kez tükürüyor. Üstünü örtüyoruz. "Furuhi" olduğunu, yani ferahladığını söylüyor. Bir kere daha görüyorum: İnsan ruhu New-York'ta da olsa, Nairobi'de de olsa fark etmiyor. Fenomen aynı, semboller ve ritüeller farklı.

Demokrasiyi yerleştirmek

Kenyalılar yumuşak, güler yüzlü, sakin ve yardımsever bir halk. 70 kabileden bir ulus ortaya çıkmış. Daha yeni yeni kendilerini Kenyalı olarak algılamaya başlamışlar. İngilizlere karşı uzunca bir zaman bağımsızlık savaşı vermişler. 1963'te İngilizler, "tamam madem çok istiyorsunuz biz gidiyoruz" demişler. Ama bir şartla: "Demokrasiye geçeceksiniz". O gün bugündür bir demokrasi savaşı veriyorlar.

İlk zamanlar, her başa gelen 15 - 20 yıldan önce gitmiyor. Her seferinde IMF ve Batı, demokrasiyi bir adım daha genişletmezlerse krediyi kesmekle tehdit ediyor. Aynı bizim gibi. Sonraları süreler kısalmaya başlıyor. Bizdekinin tersine askeri darbe yok. Örneğin şu sıralarda partiler Cumhurbaşkanı (Raisi Cemhuriye) adaylarını seçiyor. Her gün gazeteler ve TV kanalları bunu veriyor. Ama hiçbir ordu mensubu, bu süreçle ilgili bir görüş bildirmiyor. Sanki memleketin bir ordusu yok, ordunun da bir genelkurmay başkanı yok. Ama türban meselesi de yok. Yani siyasi İslam gündemde olan bir konu değil.

Aslında 500 dolarlık milli gelirle gelinen nokta çok başarılı. Anayasa ve iş hayatını düzenleyen yasalar çağdaş. En büyük sorun orta sınıfın azınlıkta oluşu. Çok zenginle çok fakir arasındaki uçurum korkunç. Çoğunluk yaklaşık 100 dolar alıyor. Yoksulluk, çürüme ve yozlaşma had safhada. Polis çürümenin bir parçası. Nairobi'de neredeyse hiçbir altyapının olmadığı bir gecekondu bölgesinde 800 bin kişi yaşıyor. Suç oranları giderek artıyor. Bir kadın, birkaç dolar kazanabilmek için bir sürü erkekle yatmak zorunda kalıyor.

Tüm bu olumsuzluklara karşın Kenya, Afrika'nın en istikrarlı gelişen ülkelerinden biri. Politik ve sosyal kargaşa yok. İnsanlar ileriye ümitle bakıyorlar. Yatırımcı için neredeyse sınırsız olanaklar söz konusu. Meraklısına duyurulur.
16.09.2007

Benzer İçerikler :

Çalışanı Tanımak

Geçenlerde ekibiyle ilişkisini düzenlemek amacıyla bir araya geldiğimiz bir yöneticiyle “çalışan bağlılığının” organizasyona katkısı üzerinde...

Derde Deva Fotoğraflar

Pek çoğumuz hatırlarız; küçükken doktora gitmek hiç kolay iş değildi. “Korkutucu” aletler, can yakabilen işlemler, tadı acı ilaçlar... Bir çocuk...

İletişim Kuramı Ve Hipnoz

Bugünkü yazımızda, iletişim kuramı perspektifinden hipnozu konuşacağız. Hipnoz, birçoğumuzun merak ettiği, ancak pek az bildiği ya da anlayabildiği bir olgu. ...

Ekip işi: Güzel Bir Fikri Ahenkle Hayata Geçirmek

Geçtiğimiz hafta, liderlerin kendi yeteneklerine odaklandıkları gibi, çalışanların da yeteneklerine önem vermeleri gerektiğinin üzerinde durmuş, büyük ölçekli ...

İlginizi Çekebilir :

Güvenli Bağlanma 2 (Harlow'un Maymunları 2)

Geçen hafta bağlanmanın doğası, yaşamımızda ne kadar önemli yeri olduğu, bağlanmanın oluşumunda meydana gelecek tersliklerin neye mal olabileceği üzerinde ...

Malatya Olayına Sevinirken

Malatya olayının sonrasını heyecan ve itiraf etmeliyim keyifle izliyorum. Bir kere aynı olay bir kaç yıl önce olsaydı, ki oluyordu, haberimiz bile olmazdı. ...

Psikoloğumu İstiyorum

Yarın eğer bir Terapistle ya da Psikolojik Danışman’la randevunuz varsa, gittiğinizde kapısının mühürlendiğini ve faaliyetine son verildiğini...

Çocuk Nasıl Öğrenir

Çocuk dediğiniz şey, zamanla hepimizde yok olan bir güzel özellikle doğar. Bu özellik, çocukların hiç anlamadığımız hareketler yapmasına, hiç durmadan oradan ...