Festinger'den Kültlere ve Tehlikeli Gruplara
Geçen hafta Festinger’in “Zihinsel Çelişki” ya da “Zihinsel Tutarsızlık” diyebileceğimiz teorisinden söz ettik.
Bir iki de örnek verdik. Belli bir tarihte kıyamet kopacağına inanan tarikat üyelerinin inançları, kıyamet kopmadığında zayıflayacağına güçleniyordu. Amerikan savaş esirlerine Çin’li gardiyanlar bir şeker karşılığı anti-Amerikan yazı yazmalarını istiyorlar. Bunu kabul eden Amerikalı’ların kısa bir süre sonra komünizme daha sıcak baktıkları görülüyor.
Teoriyi kısaca özetliyecek olursak; insanlar, inançlarının bir biriyle tutarlı olmasını ve inançlarının da davranışlarıyla tutarlı olmasını ister. Bir tutarsızlık varsa bu rahatsız eder ve kişi kendini rahatlatacak bir çözüm arar. Çözümü de, genellikle çelişkiyi ortadan kaldıracak yeni bir inanç geliştirerek ya da çelişkiyi arttıracak düşüncelerden uzak durarak getirir. Zihinsel çelişkiyi ya da tutarsızlığı arttıracak bir düşünce gündeme geldiğinde ya tamamen kayıtsız kalacak, ya çarpıtarak yorumlayacak, ya da inkâr edecektir.
Aslında son derece insani bir durumdan söz ediyoruz. Kimliğimizi ve bütünlüğümüzü koruyabilmek için bu operasyonu durmadan yapmak zorundayız. Bunu başaramazsak ciddi sıkıntılar yaşayabiliyoruz. Örneğin; çocuk 13–14 yaşındayken kız kardeşine sürekli şiddet uyguluyor. Kız kardeşi 18 yaşında intihar ediyor. Adam 30 yaşında kardeşinin ölümüne neden olduğunu düşündüğü için yoğun suçluluk duygusu yaşıyor. Bir başkasının böyle bir durumda kendini kurtaracak bir söylemle ortaya çıkması 10 dakikasını alırken, bu kişi bunu beceremediği için yıllarca başka bir şey düşünemiyor. Haydi bakalım, ev ödevi: Bu kişinin yerine kendimizi koyalım ve ruhumuzu nasıl rahatlatabiliriz düşünelim.
Ev ödevini kolaylaştırmak için uygulamalardan örnekler verebiliriz:
“Evet, zina günahtır. Ben de karımı aldattım. Ne yapayım şeytana uydum”. Yani “ben değil şeytan yaptı”.
“Evet, insanın karısını aldatması kötü bir şey. Ama abi bu erkeğin genetiğinde var”.
Tanrı her şeye kadirdir ve kullarının iyiliğini ister. Peki o zaman neden senin günahsız çocuğunun ölümüne seyirci kaldı?… İnsan aklı her şeyi çözemez. Tanrının mutlaka bir bildiği vardır. Buradan da anlıyoruz ki, insan rasyonel bir yaratık olmaktan çok, durumu rasyonel hale getiren bir yaratık.
Kültler ve Tehlikeli-Kapalı Gruplar
Bu işin kült ve tehlikeli gruplarla ne ilişkisi var? Çok ilişkisi var. Dikkat edilirse tehlikeli gruplar, önce müritlerinin-üyelerinin davranışlarını değiştirirler. Bunun ardından da kişiler, davranışlarını rasyonel bir hale getirmek için, yani çelişkiyi ortadan kaldırabilmek için düşüncelerini ve duygularını değiştirir. Kültlerde ve tehlikeli gruplarda bu çelişki, kişiyi kontrol altında tutmak ve sahip olduğu inançları ve değerleri değiştirmek amacıyla bilerek yaratılır. Mürit, gruba girip diğerleri gibi davranmaya başladığında yaptığı ilk iş; kendisiyle tutarlı olabilmesi için ailesini, arkadaşlarını, geldiği kültürü dışlamak, inkâr etmek, küçük ve değersiz görmek zorunda kalır.
Kült ve tehlikeli grupların tamamı ve tarikatların bazıları bu ilkeye göre çalışır. Ancak onları tehlikeli yapan en önemli şey, pek çok özelliğin yanında, bir girdiğinizde bir daha kolay kolay çıkamamanızdır. Bunu başarabilmek için de dünya kadar teknik kullanırlar.
Kaynaklar
Leon Festinger. A Theory of Cognitive Dissonance. Standford University Pres, 1957
11.02.2007
Benzer İçerikler :
Geçen hafta, 1990’larda Özal’ın çıkarmaya çalıştığı Sağlık Reformu Yasa Tasarısına rahatı bozulacak ve tabii gücü elinden alınacak olan...
Nedeni Yanlış Anlamak! Birkaç haftadır size zihnimizin oynadığı oyunlardan söz ediyorum. Son olarak, geçen hafta sizlere insanların sebep-sonuç ilişkileri ...
İnternette henüz ilkeleri, kuralları, standartları, yasaları tam bilinmeyen bir gerçeklik oluşmakta. İnsanlar hiç tanımadıkları, bilmedikleri kişilerle uzun...
Terapistlere travma eğitimleri ve süpervizyonları için birkaç yıldır netameli coğrafyalara gidip geliyorum. Hem monoton hayatıma bir renk katılıyor, hem de ...
İlginizi Çekebilir :
İstersek biz de deneyebiliriz. Yarından başlayarak bir işi olan tanıdıklarımıza, çalışma arkadaşlarımıza şu soruyu sorabiliriz: “Son bir yıl içinde,...
Geçtiğimiz hafta mutluluk üzerine konuşmuş ve yapılan kapsamlı bilimsel çalışmaların ortaya koyduğu bazı bulguları paylaşmıştık. Mutluluk evrensel nitelikte ...
Geçen hafta sizlerle Davranış Bilimleri Enstitüsü’nde meslektaşlarımla birlikte cevabını aradığımız soruları ve araştırma sonuçlarını paylaşmıştım. Temel ...
Geçen hafta başarılı yöneticilerin 4 anahtar kullandığını ve bunlardan işe alımlarda kişileri yeteneğine göre seçmek olduğunu söylemiştik. Sıra ikinci anahtara ...