Dayanıklılık 3
Son iki hafta “hayatta dayanıklı olma” üzerinde durduk, kaldığımız yerden de devam ediyoruz. Ama önce bir özet:
Deprem, kaza, iş kaybı gibi çok zor yaşanan süreçler de olsa, insanların bir kısmı nerdeyse hayatı hiç etkilenmemiş gibi yaşamını sürdürmeye devam ediyor?
1980’de araştırmacı Salvatore Maddi ekibiyle birlikte, kapanan ve binlerce çalışanı işini kaybeden Bell Şirketinde 12 yıl süren “dayanıklıkla” ilgili bir araştırma yaptı. Baktıkları şeylerden biri; dayanıklı olanlarla olmayanları neyin ayırdığı idi. Örneğin çocuklukta yaşadıkları bir şey fark ettiriyor muydu? Aile ilişkileri nasıldı?
1. Dayanıklı olan çalışanlar diğerlerine göre çocukluklarında daha çok stres yaşamışlardı.
2. Dayanıklı çalışanların büyük bir kısmı, anne veya babalarının, onların belli bir yanlarını-yeteneklerini çok özel olarak algıladıklarını ve ön plana çıkardıklarını söylüyor.
3. Bu çocuklar okulda ya öğretmenleri ya da diğer büyükleri tarafından ayrılıyorlar ve özel bir ihtimam görüyorlar. Bu onların kendilerine olan güvenlerini geliştirmelerine yardımcı oluyor.
4. Bu çocuklar sonuçta yaşama bağlanmayı, başlarına geleni olumlu bir biçimde etkilemeyi, yani yaşamı kontrol altında tutmayı ve yaşamın akışı içinde meydana gelen değişiklikleri gelişmelerini sağlayacak bir biçimde kullanmayı öğrenmiş oluyorlar.
5. Buna karşılık, dayanıklılığı düşük olan bir kısım çalışanlar, çocukluklarında anne ve babalarının kendilerini aile normlarına, değerlerine ve kurallarına katı bir biçimde uymalarını istediklerini söylüyorlar.
6. Dayanıklılığı düşük grup öğretmenlerinden çekiniyorlar ve uzak duruyorlar.
Okulda gerekeni yapsalar bile kendilerini vermiyorlar. Okulda başarılı olsalar bile sosyal açıdan kendilerini eksik hissediyorlar. Erken yaşlarda yaşamın sorunlarından kaçınmayı öğreniyorlar. Bu da yaşama yabancılaşmayı getiriyor.
Sosyal Destek
Çalışan Bağlılığı araştırmalarında karşımıza çıkan en önemli bulgulardan biri; “ekip ruhunun” yerleşmiş olması ve iş yerinde kişinin kendisini yakın hissedeceği arkadaşlarının bulunmasıdır.
Maddi ve arkadaşlarının araştırmalarında da çok benzer bir bulguyu görebiliyoruz. Dayanıklılığı yüksek olan çalışanların, çalışma arkadaşlarından hem destek alabildiklerini hem de verebildiklerini anlıyoruz.
Sosyal Desteği yüksek olanlar stresli zamanlarda ne yapıyor?
1. Arkadaşlarının yanında oluyorlar ve yardım ediyorlar
2. İşlerine yarayacak somut çözüm önerileri getiriyorlar
3. Kendileri zor bir sürece girdiğinde, arkadaşlarıyla sorunlarını paylaşıyorlar
4. Arkadaşlarından yardım istiyorlar
5. İşle ilgili hedeflere ulaşmada ekip olarak başarılı olduklarını düşünüyorlar
6. Hem kendilerinin hem de firmalarının geliştiğini hissediyorlar
Sosyal Desteği düşük olanlar stresli zamanlarda ne yapıyor?
1. Arkadaşlarından sahip oldukları bilgiyi saklıyorlar
2. Arkadaşlarının beceremiyeceklerini düşünerek rutin olmayan işleri kendileri üstleniyorlar
3. Arkadaşlarının ilerlemesinden kaygılanıp yönetime şikayet ediyorlar
4. Bir problemin çözümünü birisi üstlendiğinde bir yükün üzerlerinden kalktığını düşünüp kendilerini rahatlamış hissediyorlar
5. İşyerlerini bir “kurtlar sofrası” olarak görüyorlar
6. Önem verilmemenin acısını yaşama korkusu ile insanlardan uzak duruyorlar
Haftaya; çalışanlarının dayanıklılığını arttırmak için organizasyonlar ne yapabilir?
01.02.2009
Benzer İçerikler :
Geçtiğimiz haftalarda sizleri, birçoğumuzun ısrarla kabul etmek istemediği irrasyonel tarafımızla yüzleşmeye davet etmiş; sanılanın aksine, akıldışının ...
Geçtiğimiz haftalarda sizlere çocukluk döneminde fiziksel, duygusal ya da cinsel istismarların yetişkin yaşamına uzanan etkilerinden ve travmanın farklı...
Bilgi çağı diye anılan 21.inci yüzyılda, bilgi edinmek kadar, yanlış bilgi edinmek de mümkün. Psikoloji, günlük hayatımızda var olan bir sürü konu ile ...
Figen Hanım büyük bir şirketler grubunda üst düzey yönetici. Yedi yıldır aynı firmada. Herkes onu çok seviyor. Pek çok kişi ona hayran. Yöneticisi aynı zamanda ...
İlginizi Çekebilir :
Efendim hayat biter ihanetler bitmez. Söz, bugün bu dosyayı kapatıyoruz. Bugün, aldatayım derken kendimizi nasıl yakalatıyoruz meselesini...
Önce geçen haftanın bir özetini yapalım: Bir sorunla karşılaştığımızda, o sorunun “neden ve nasıl ortaya çıktığı” ve “nasıl aşılacağı” ...
Geçen hafta ergenlerin beyinlerinin gelişimiyle ilgili araştırmaları özetlemiştik. İnsan beyninin gelişimini 12 yaşında tamamladığı düşünülüyordu. Oysa yeni ...
Time Dergisi’nde bu hafta “Mutluluk Bilimi” adlı bir makale yayınlandı (www.time.com). Gazetelerimiz de haber yaptılar. Yazı, bir süre önce ...