Emre Konuk

Çalışan Bağlılığı ve Kişiliğim 3

İşe, birkaç hafta önce, Davranış Bilimleri Enstitüsü’nde yaptığımız “kişilik özellikleri ile evlilik uyumu” arasındaki ilişkileri irdeleyen araştırmayı özetleyerek başladık. Daha sonra da bu kez “kişilik özellikleri ile çalışan bağlılığı” arasındaki ilişkileri irdeleyen, yaptığımız ikinci bir araştırmayı özetlemeye çalıştık.

İlgi çekici olan; “evlilikte uyumla” yakın ilişkisi olan kişilik özelliklerimizin, aynı zamanda Çalışan Bağlılığı ile de yakın ilişki içinde olmasıydı: “Kişisel uyumu” sağlayan kişilik özelliklerimiz hem evlilikte uyuma, hem de çalışan bağlılığına katkıda bulunuyordu.

Araştırma sonuçlarını kısaca özetleyelim:

1. İhtiyaçlarının ne olduğunu bilen, yani ne istediğini bilen
2. İşin gerektirdiği hedefe odaklanan
3. İhtiyaçlarını karşılamak için seçenekler oluşturabilen ve bunda başarılı olan
4. Strese dayanıklı
5. Eleştiriye açık
6. Kendine güvenen
7. Başkalarının davranışlarını iyi niyetle yorumlayan
8. Duygusal açıdan dengeli kişilerin çalışan bağlılığının ve iş performanslarının daha yüksek olduğunu görüyoruz.
Yani psikolojik uyumumuz sadece evimizi, evliliğimizi değil, işimizi de etkiliyor.

Kişisel Uyum faktörlerinin dışında birkaç kişilik özelliğimiz daha Çalışan Bağlılığını etkilemede ön plana çıkıyor:
1. İnsanlarla ilişki kurma ve grup içinde olma isteği. Buna “dışadönüklük” de diyebiliriz. Burada şöyle bir yorum yapabiliriz: Bir kişinin insanlarla ilişki kurma isteği ve dolayısı ile motivasyonu yüksekse bunu yapabilmesini sağlayan becerileri de geliştiriyor diyebiliriz.
2. Yeni ilişkilere rahat girme ve başlatabilme. Bu motivasyon yukarıdakilerle birleşince, bir gruba dahil-ait olmayı, dolayısıyla yakın ve sıcak ilişkileri de beraberinde getiriyor diyebiliriz.
3. Kararları ekibe danışarak alma. Bu eğilimin, ekibin katılımını ve motivasyonunu arttıracağını rahatlıkla tahmin edebiliriz.
4. Bilgiyi toplamada ve işlemede şimdiye, burdaya ve verilere odaklanmak.
5. Spontan olma, yani içinden geldiği gibi davranabilme.
Bütün bu özelliklerin “yüksek dozlarda” gerekmediğini hemen kayda geçelim.

ÖZET

Çalışan Bağlılığı ile ilgili bilgilerimizi bir özetleyelim
1.Çalışanlar beklenenden daha fazla performans gösterir
2.Yönetici-çalışan-ekip ilişkisi son derece verimlidir
3.Çalışanlar yeteneklerini sonuna kadar kullanabiliyor demektir
4.Kendilerine değer verildiğini hissederler
5.Çalışan Bağlılığı büyük ölçüde duygusal bir bağdır
6.Çalışan Bağlılığı ile iş sonuçları arasında yakın ve sıcak bir ilişki vardır. Yani bu grubun performansı son derece yüksektir.

Araştırma sonuçlarına baktığımızda, Çalışan Bağlılığı yüksek çıkan kişilerin Psikolojik Uyum’la ilgili kişilik özelliklerinin de yüksek olduğunu görüyoruz. Aynı durum Evlilik Uyumu yüksek olan çiftler için de geçerli. Kısacası eşinizi ve birlikte çalışacağınız kişiyi seçerken neye bakacağınızı biliyorsunuz artık. Bizden söylemesi.

Problem

Bir organizasyonda Çalışan Bağlılığı ve performansı yüksek kişilerle pek uğraşılmaz. Esas problem “düşüklerle” yaşanır. Bu grubu tanımak için de bir gayret sarfedilmez. Duruma göre çalışanların yaklaşık %20’sini oluştururlar ve bu da önemli bir miktardır.

Araştırmaya baktığımızda bu grubun Kişisel Uyum’la ilgili kişilik özelliklerinin “düşük” olduğunu görüyoruz. Aynı sonuç, Evlilik Uyumu düşük çiftler için de geçerli. Bu bulgu da bize, bu gruplarla ilgili olarak yapılabilecek müdahalelere ışık tutmaktadır.

Normalde kişilik özelliklerini yerinden oynatmak dünyanın en kolay işi değildir. Ama Psikolojik Uyumla ilgili özelliklerle oynamak, yani değiştirmek pekala mümkündür. Organizasyonlar değişimi; Koçluk ve Mentorluk, Çalışan Destek Programları, Eğitimler, Psikolojik Danışmanlık ve diğer Müdahale Programları düzenleyerek sağlayabilirler.

Kaynak

Burcu Çanacık, Hejan Epözdemir, Emre Konuk
“Özel Sektörde Çalışan Bireylerin Kişilik Özellikleri ve Çalışan Bağlılığı Arasındaki İlişki”
15. Ulusal Psikoloji Kongresi, 2008.
19.11.2008

Benzer İçerikler :

Keşif Anlarını Desteklemek

İnanması ne kadar güç olsa da, insanoğlunun dünyaya getirdiği minik insancıklar, hayatta kalmalarını sağlayan bir dolu refleks, duyu, dürtü, her yaşantıyı ...

Yemekle Kavga: Düşman Kim? - 3

Geçen hafta, çevremiz ve uyarıcıların yeme davranışımızı, yani neyi ne kadar yediğimizi büyük ölçüde belirlediğinden söz etmiştik. Bu veriye dayanarak, Brian ...

İkna ve Etkileme: İnsani Zaaflarımız Tehlike mi, Fırsat mı?

İki hafta önce, belirsizlik durumunda karar alırken etraftaki benzerlerimizin yaptıklarını taklit etme eğilimimizden söz etmiştik. Bu eğilimimiz işe yarıyordu ...

Travmadan Performansa

Figen Hanım büyük bir şirketler grubunda üst düzey yönetici. Yedi yıldır aynı firmada. Herkes onu çok seviyor. Pek çok kişi ona hayran. Yöneticisi aynı zamanda ...

İlginizi Çekebilir :

Mutluluk Para Getirir mi? 1

Paranın geçici de olsa insanları mutlu ettiğini biliyoruz. Ama geçici. Acaba mutluluğun para getirdiğini söylemek mümkün müdür? Eğer bu olabiliyorsa, o zaman ...

Davranışsal Ekonomi Üzerine

Daha önce bu köşede, varsayımların, herhangi bir alana dair yaklaşımımızı, tutum ve davranışlarımızı belirleyen yapı taşları olduğundan bahsettiğimizi...

İkna ve Etkileme: İlkeler Nasıl İşliyor?

Geçtiğimiz haftalarda, kolayca ikna olmamıza ya da bizden istenen bir şeyi yapmamıza neden olan temel ilkelerden söz etmiş ve altı başlık altınd...

Bağlılığı Arttırmak

Birkaç haftadır mutlulukla çalışan bağlılığı, satış, kar, çalışan kaybı gibi işyeri performans kriterleri arasındaki ilişkiyi, araştırmalara dayanara...