Şımartılmış, Sınır ve Kural Tanımayan Çocuklara Disiplin Uygulamak
Çoğu ebeveyn çocuklarını bilerek ve isteyerek şımartmaz. Zamanla, yavaş yavaş olur: mızmızlanmalara pabuç bırakırsınız, yapması gereken işlerin yapılmamasına göz yumarsınız, gereğinden fazla oyuncak ve şekerleme alırsınız. Ancak, çocuğunuza sahip olduğu şeyler için mutlu olmayı, terbiyeli davranmayı ve istekleri için çalışması gerektiğini öğretmeye başlamanın bazı yolları vardır. Öncelikle eski alışkanlıkları değiştirmeniz gerekir. Yetişkin olan siz olun, çocuğunuza şükran duymayı ve sorumluluk almayı öğretin.
Bölüm 1: Eski Alışkanlıkları Değiştirmek
Şımarık davranışları tanımlayın. Çocuğunuz sık sık aksilik hatta tepinme nöbetleri geçiriyor mu, ya da istediğini yaptırmak için kötü şeyler söylüyor mu? Bir konuda 'hayır' demiş olmanıza rağmen tekrar başınızın etini yiyor mu? Herhangi bir şey için asla 'lütfen' ya da 'teşekkür ederim' dediği olmuyor mu? Bütün bu belirtiler şımarık davranışın belirtileridir.
Çocuğunuzun şımarık davranışlarına nasıl katkıda bulunuyor olabileceğinizi kendinize sorun.Gözden geçirmeniz gereken birçok etmen vardır, örneğin:
- Çocuğunuza hayır demeye korkuyor musunuz? Neden? Hayır dediğiniz zaman ne oluyor?
- Çoğu kez aslında kabul etmemeniz gerektiğini bildiğiniz şeyleri onun hatırı için kabul etmiş olduğunuzu düşünüyor musunuz?
- Bir kural koyup, bir talimat ya da bir ceza verip sonradan çocuğunuz bunlara olumsuz tepki verince geri adım atıyor musunuz?
- Çocuğunuza sık sık aslında ihtiyacı olmayan hediyeler alıyor musunuz? Aldığınız hediyeler aşırı mı? Çocuğunuz bu tarz davranışınıza alıştı mı?
- Yukarıdaki sorulardan herhangi birine evet yanıtı verdiyseniz, büyük ihtimal ile çocuğunuzun şımarık davranışlarına katkıda bulunmuşsunuzdur. Çocuğunuz ona hayır demekten hoşlanmadığınızı, kurallar ve talimatlar konusunda tutarlı olmadığınızı, istediğini elde etmek için özel bir şey yapması gerekmediğini, hatta iyi davranmasına gerek olmadığını öğrenmiştir.
"Hayır" demeniz gereken yerde "evet" deme döngüsünü kırın. Basittir, ama değiştirmesi son derece zor bir alışkanlıktır bu. Taleplere boyun eğmek ve öfke krizlerinden kaçınmak daha kolaydır. Ancak bu durumda çocuğunuz karar verme gücünün, yetişkinlerde değil, kendisinde olduğunu öğrenir.
- "Hayır" demeye başladığınız zaman çok büyük bir tepkiye hazır olun. Bu olağan bir şey ama eğer yalvarmalara, öfke nöbetlerine ya da sızlanmalara teslim olursanız, tepki giderek artacak ve büsbütün beter hale doğru ilerleyecektir.
- Çocuklarınız "hayır" sözcüğünü duymaya başladıktan sonra, giderek alışacaklardır. Hayatın bir gerçeğidir bu, kişi her şeye sahip olamaz, bunu çocuğunuza ya siz öğreteceksiniz ya da o dünyaya çıkacak ve çok daha zor zamanlar yaşayacak.
Hayır dediğiniz için uzun uzadıya açıklamalar yapmaktan kaçının. Söz sahibi olan sizsiniz. Kısa bir açıklamanın hiçbir sakıncası yok ama uzun tartışmalara girmeyin. Aksi takdirde kararınızı bildirmek yerine çocuğu ikna etmeye çalışıyormuş gibi bir izlenim uyandırırsınız.
- Örneğin, küçük bir çocuğu akşam yemeği olarak dondurma yememesi gerektiğine ikna etmenin hiçbir yolu yoktur. Dolayısıyla hiç uğraşmayın.
- Kararlarınız için iyi bir nedeniniz varsa ve kararlarınızı değiştirmezseniz, çocuklarınız size ve söylediklerinize gerçekten daha çok saygı duyarlar.
Çocuğunuzla uyum sağlayın. Bu çok çalışan ebeveynler için zor olabilir ama şımarmış bir çocuğu düzeltmek için bakıcıların yöntem ve kurallarını öğrenmek önemli olabilir. Eğer çocuğunuzla sağlam bir kişilerarası iletişim, sağlıklı sınırlar ve doğru rol tanımları sağlamadan bir ilişki kurduysanız, bu konuya eğilmenin zamanı gelmiştir.
- Eğer çocuğunuza bakım gösterirken hiç kural koymayan ya da uygulamayan bir bakıcınız varsa, bu konuya bakıcı ile birlikte eğilmeniz gerekir. Onlardan istediğiniz şey (ve muhtemelen buna karşılık para ödüyorsunuzdur) siz çalışırken çocuğunuza bakmaları ve esasen bir otorite temsil eden kişi olmalarıdır. Bu onlar tarafından bir çaba gerektirir. Çocuğunuzu emanet ettiğiniz kişinin tembel ve kuralsız biri olmasını istemeyeceksiniz
- Bütün aile evdeyken bile, çocuğunuzun odasında ne yaptığını biliyor musunuz? Arada bir öğrenmek için kontrol ediyor musunuz? Odasında kendisine ait bir TV ve video oyunları var mı, izinsiz televizyon izlemeye ya da oyun oynamaya başlar mı? TV ve videoyu ortak bir aile odasına taşımayı düşünebilirsiniz.
- Çocuğunuz sizden izin almadan evden çıkıp komşu çocuklarıyla oyun oynuyor mu? Bunu yapıyorsa, bu tür davranışlara derhal bir son vermeniz gerekir çünkü bu, size otorite temsil eden kişi olarak saygısı olmadığını gösterir. Ayrıca kendisi için de gerçekten tehlikeli olabilir. Bir ebeveyn çocuğunun bedenen nerede olduğunu her zaman bilmelidir.
Pazarlığa başlayın… zekice. Çocuğunuz her ne zaman sizden bir şey isterse siz de ondan sizin için bir şey yapmasını isteyin. Gidip komşuyla oyun oynamak mı istiyor ya da video oyunu mu oynamak "tamam, olur" diyeceğinize, önceden odasını toplamasını ya da bulaşıklara yardım etmesini veya çöpü çıkartmasını isteyin.
Aile zamanına öncelik verin. Çocukların şımarmasının en büyük nedenlerinden biri ebeveynlerin çocuklarıyla gerektiği kadar zaman geçirmediklerinden dolayı duydukları suçluluktur. Bir yanda işiniz öbür yanda çocuğun katıldığı etkinlikler (futbol, basketbol vs.) ve herkesin sosyal yaşamı... Basit bir akşam yemeğini bile ailece birlikte yemek zor olabilir
- Ne yapıp yapıp çocuklarınızla birlikte olacağınız bir zaman yaratmalısınız, ister beraber yemek yemek olsun, ister sadece rahat bir ortamda sohbet etmek. Çocuklarınız geniş aile çevresiyle de (büyük anne ve babalar, teyzeler halalar amca ve dayılar kuzenler) zaman geçirmelidir. Unutmayın: işler, etkinlikler ve arkadaşlar bugün var yarın yoktur ama aile ilişkileri ömür boyu daimdir.
Bölüm 2: Yetişkin Olmak
Sınırları belirleyin. Çocuğunuzu ya da çocuklarınızı aile yaşamının kurallarıyla tanıştırın: kurallar, beklentiler, ev işleri vs. vs.
- Bu kuralları kimin koyduğu konusu gayet net ve açık olmalı. Yetişkin olan sizsiniz ve siz herkesin daha iyi olmasına yardım ediyorsunuz. Kurallar, herkesin neyin olması ve neyin olmaması gerektiğini öğrenmesini sağlar. Çocukların kuralları sevmeleri gerekmediğini anlatın ama uymaları beklenmektedir.
Açık ve basit beklentiler yaratın. Ne zaman ve nasıl olacağını da belirleyin. Tam olarak ne beklendiğini çocuğunuzun bilmeye ihtiyacı var. Örneğin, " giysilerini değiştirdiğin zaman çıkarttıklarını yere değil, sepete atmanı istiyorum" ve "bir oyuncakla işin bittiği zaman, önce onu yerine koymanı sonra yenisini çıkartmanı istiyorum." Her zaman mümkün olduğu kadar belirleyici konuşmalısınız.
Tutarlı olun. Bir kez kuralları koyduğunuzda onlara bağlı kalın. Bunu yapmazsanız, çocuğunuzun size başarıyla itiraz edilebileceğini, sizi yok sayabileceğini ve sizinle pazarlık edilebileceğini öğrenir.
- Fikrinizi değiştirmeyin. "Eğer bir tek kurabiye" dediyseniz ikincisinin de pek sakıncası olmadığını düşünmeye başlamayın. İlk söylediğinize sadık kalın. İki kurabiyenin o kadar da büyük bir mesele olmadığını düşünseniz bile çocuklar diğer her şeye itiraz etmeye başlayabilirler.
- Bir kural çiğnendiği zaman sonucu olmalı (gereksiz tartışma yok) Örneğin, çocuğunuz odasını temizlemesi gerektiği konusunda uyarılmış olmasına karşın temizlememişse cezası ne ise basitçe onu uygulayın.
Boş tehditlerden kaçının. Veremeyeceğiniz ya da sonuna kadar götüremeyeceğiniz cezaları vermek tehdidini savurmayın. Zamanla çocuğunuz blöfünüzü görür ve hiçbir sonucu takip etmeyeceğinize inanır.
- Belli bir davranış için uygun cezanın ne olduğu konusunda pek emin değilseniz uygulayacağınız sonucu düşüneceğinizi söyleyin. Cezai sonuç kabahate uygun olmalı. Örneğin çocuğunuz iPad'iyle fazla zaman harcıyor ve ev ödevlerini ihmal ediyorsa okul ödevlerinde bir iyileşme görünceye kadar iPad'e el koyun.
Mızmızlanmaya, şikâyetlere ya da yalvarmaya teslim olmayın. Bir kere bir şeye "hayır" dediyseniz ya da belli bir davranışa bir ceza verdiyseniz kararınızdan dönmeyin. Sükûnetinizi koruyun; çocuğunuz etrafı velveleye verse bile. Asla teslim olmazsanız, çocuğunuz bu taktiklerin artık işe yaramadığını öğrenecektir.
- Herkese açık olan bir yerde gösterdiğiniz bu tutum utanç verici ve bunaltıcı olabilir ama yine de kötü bir davranışa teslim olmaktan iyidir. Mecbur kalırsanız bulunduğunuz mekandan ayrılın ve çocukla evde uğraşın.
Başka otorite kişilerini işe dâhil edin. Eşiniz ile aynı tarafta olduğunuzdan emin olun ve büyük anne ve büyükbabaları, çocuk bakıcılarını ve başka bakıcıları yaptığınız işten haberdar edin. Bu insanların sizin çabalarınızı aşırı mızmızlanmaya teslim olarak, kötü davranışları göz ardı ederek ya da çocuğunuzu hediyelere boğarak sabote etmemeleri önemlidir.
Bölüm 3: Hoşgörüyü ve Sorumluluk Almayı Öğretmek
Nezaket kelimeleri öğretmek. "Lütfen" ve "teşekkür ederim" çocuğunuzun gelişen sözcük dağarcığında mutlaka olması gereken kelimelerdir. Eğer dili bunlara alışmamışsa başlamak için hiçbir zaman geç değildir. Çocuğa bu kelimeleri öğretmenin en basit yolu onları kendinizin kullanmasıdır.
- "Derhal odanı topla!" yerine, "Odanı toplaman gerek, lütfen." Deyin.
- Çocuğunuza bir şey verildiği zaman teşekkür etmeye teşvik etmek için, "Şimdi ne diyeceksin" diye yol gösterin.
- Diğer ebeveynden de yardım alın. Akşam yemeğini hazırladıysanız eşinize "Ellerine sağlık, bu yemek için teşekkürler… Ne söyleyeceksiniz çocuklar bu yemek için" gibi şeyler söylemesini isteyin.
Tüm aile için ev kuralları koyun. Çocuklar çok küçükken onların arkasından toplamak doğal olarak kabul edilir. Ama mümkün olduğu kadar erken bir zamanda çocuğunuza kendi kendine yetmeyi öğretin ve ailenin her ferdinin evin huzur ve başarısına katkıda bulunması gerektiğini vurgulayın
- Çocuğunuza oyundan sonra oyuncaklarını toplamayı öğreterek başlayabilir büyüdükçe başka beklentiler ilave edebilirsiniz.
Rol modeli olun. Siz kendiniz çok çalışmazsanız çocuğunuzun çalışkan olmasını bekleyemezsiniz. Çocuğunuzun sizi çalışırken görmesini ve başka şeyler yapmayı tercih ettiğiniz zamanda bile çoğu kez ev işlerini ve başka işleri yaptığınızı bilmesini mutlaka sağlayın
- Topluma açık yerlerde nazik olun. Bir şey satın alırken dükkan çalışanlarına, yemek ısmarlarken restoranlarda hizmet verenlere "lütfen" ve "teşekkür ederim" deyin. Yolda yanlışlıkla birisine çarparsanız ya da birinin sözünü keserseniz, "kusura bakmayın" deyin.
Ev işlerine birlikte girişin. Daha büyük işler örneğin odasını temizlemek ya da yemekten sonra bulaşıkları yıkamak gibi işler- çocukların altından kalkamayacağı işler olabilir. Bu yüzden birlikte çalışın; en azından ilk zamanlarda... Hem böylece işleri doğru yapmasını öğretme fırsatı da bulursunuz. Ayrıca çocuklar da kendilerini daha rahat ve becerikli hissederler.
Bir ev-işi programı yapın. Belli bir program izleyerek çalışırsanız bunları başarıyla tamamlama ihtimaliniz artar. Çocuklar da daha az şikâyet etme eğiliminde olurlar. Örneğin pazar günleri daima odalarını temizlemeleri beklendiğini anladıklarında.
- Ayrıca, çocuklara ev işlerinin keyifli işlerden önce yapılması gerektiğini de öğretin. O gün yerine getirilmesi gereken bir sorumlulukları varsa fakat karşı komşunun oğlu telefon ederek "gel takılalım, top oynayalım "derse önce işlerini bitirsinler sonra çıkıp oynayabilirler.
Sabırlı olmayı öğretin. Çocukların çoğu sabırla çekişme içindedir ama ödülleri için beklemeleri ve/veya çalışmaları gerektiğini öğrenirlerse hayatta daha başarılı olurlar. Çocuğunuza her zaman her istediğini derhal elde edemeyeceğini öğretin.
- Arzulanan bir şeyi planlamaya çocuğunuzu da dahil etmenin yararı olabilir. Örneğin bir gezi; önce çocuğunuza belli bir para biriktirmeniz gerekeceğini anlatın. Geziyi beklediğiniz ve planladığınız için bu gezinin büsbütün keyifli olacağının altını özellikle çizin.
- Her istediğinizi sizinde anında elde edemediğinize çocuğunuz da şahit olsun. Alış veriş yapıyorsanız örneğin beğendiğiniz bir kot pantolon görürseniz ve almamanız gerektiğini düşünüyorsanız, "Belki de indirime girmesini beklemeliyim, evde hâlâ iyi durumda olan pantolonlarım var." deyin.
Manevi ödüller üstünde durun. Bütçeniz neye müsait olursa olsun çocuğunuza her istediğini almamak daha doğrudur. Özellikle iyi davranışları sadece maddi nesnelerle ödüllendirmemeye çalışın. Bunun yerine, çocuğunuzla birlikte eğlenceli bir şeyler yapın.
- Armağanlar yerine teşvik ederek ödüllendirin. Diyelim ki oğlunuz bir futbol maçında çok iyi oynadı. Ona bir armağan alacağınız, onunla ne kadar gurur duyduğunuzu söyleyin. Çocuğunuz eve mükemmel bir karne getirirse ona yeni bir şey alacağınıza kendisiyle son derece gururlandığınızı söyleyin. Ona sarılın ve onu sinemaya götürmeyi ya da birlikte bisikletle gezmeyi teklif edin.
Çocuğunuza bazı şeyler için çalışmayı öğretin. Çocuğunuz maddi değeri olan gereksiz bir nesne almaya özellikle hevesleniyorsa bunu ona paranın değerini öğretmek için bir fırsata çevirin. Ev işleri yaparak para kazanmasına ve biriktirmesine yardım edin. Daha pahalı şeyler için paranın bir kısmını biriktirmesini ve gerisini de sizin elinizden gelince tamamlayacağınızı söyleyebilirsiniz.
Diğer çocukların nelere sahip oldukları ve neler yaptıkları konusundaki şikâyetler kulaklarınızı tıkayın. Çocuğunuz " ama başka çocukların şusu var…" ya da "ama arkadaşlarım şunu yapmak zorunda değil…" gibi laflar etmeye başladığı zaman çocuğunuza kendi ailesinin kurallarına uyması gerektiğini söyleyin. En iyisi olduğuna inandığınız şeyleri yaptığınızın altını çizin ve halinden memnun olması gerektiğini çünkü bir sürü çocuğun ondan çok daha az şeyi olduğunu hatırlatın.
Sınırlar koyduğunuz ve hayır dediğiniz için özür dilemeyin. Eğer çocuğunuza bir şeyi bütçeniz izin vermediği için alamıyorsanız özür dilemeyin. Sadece doğruyu söyleyin: " bunu sana almak isterdim, ama alamayacağım. Belki doğum günün gibi özel bir günde alabilirim." Ya da çocuklarınıza o istedikleri şey için kendilerinin para biriktirmeleri ihtimalinden söz edin.
- Kötü bir davranış için daha önceden kararlaştırılmış bir cezayı verdiğiniz için özür dilemeyin. Yapılan bir hatanın sonuçları olması hayatın bir parçasıdır ve çocuğunuzun her zaman keyfi istediği gibi davranamayacağını öğrenmesi gerekir. Şimdi evin kurallarına uyması ona işte de kurallara uymayı ve yetişkin olduğu zaman da kanunlara uymayı öğretecektir.
- Özür dilemeyi gerçekten yanlış bir şey yaptığınız zaman için saklayın (örneğin birden öfkelendiniz ve kendinizi kötü hissediyorsunuz). "hayır" demek yanlış değil; ebeveyn olmanın bir parçasıdır.
Hayatınızdaki iyi şeyleri birlikte gözden geçirin. İnançlı ve dindar bir aile olmasanız da şükredilecek şeyleri yüksek sesle dile getirmekte hiçbir sakınca yoktur. Çocuklar ilk etapta oyuncaklarından söz etme eğilimindedirler ama onları birbirlerinden, evdeki evcil hayvanlardan, sağlıklarından, başlarını sokacak bir evleri olmalarından ve sahip oldukları güzel yiyeceklerden söz etmeye yönlendirin.
- Sizlerden daha az şanslı olanlara yardım etmek için gönüllü olun. Çevrenizdeki hayvan barınağı, evsizler barınağı ya da ücretsiz olarak muhtaç insanlara gıda - eşya dağıtılan yerlerde gönüllü çalışıp çalışamayacağınızı araştırın.Bir liste yapıp ihtiyacı olan insanlara ya da hayvanlara yardım için eşya, yiyecek vs bağışları toplayın. Yardım etmek çocuklarınızın kendilerini iyi hissetmelerini sağlayacaktır ve aynı zamanda kendi ellerinde olanların kıymetini bilmelerine yol açacaktır.
İpuçları
-
Şımarık bir çocuğu disipline etmek yavaş bir süreçtir. Bir çocuğu şımartmak da zaman alır ve ona yeni değerler ve daha iyi davranışlar öğretmek de zaman alacaktır.
- Çoğu çocuğun başkalarına yardım etme ve şefkat göstermeye doğal bir yatkınlığı ve dürtüsü vardır. Bu dürtüleri başkalarını memnun etmenin insana ne hoş duygular verdiğini vurgulayarak besleyip geliştirin.
- Yardım isteyin. Desteğe ihtiyacınız olabilir, başka tecrübeli ebeveynlerden sadece bir tavsiye şeklinde olsa bile destek destektir. Kendi anne babalarınızla konuşun. Eşinizle, aile terapistinize ya da sosyal hizmetlerden birisine danışın, ya da daha iyi bir ebeveyn olmak için fazla öneriler alabileceğiniz ebeveyn eğitimi kursu bulun ve katılın.
Kaynaklar:
- http://www.wikihow.com/Unspoil-a-Child
- http://www.parents.com/parenting/better-parenting/style/un-spoil-your-kid/
- http://www.parents.com/parenting/better-parenting/style/secrets-to-being-a-great-parent/
- http://www.babycenter.com/babycenter-7-avoid-spoiling-your-kids
- http://www.parenting.com/article/raising-a-child-whos-thankful-not spoiled
DBE Çocuk ve Genç Psikolojik Danışmanlık Merkezi
Bizi Arayın Terapistlerimiz
Benzer İçerikler :
Özgüven, ebeveynlerin çocuklarında geliştirmek istedikleri yetilerin en başında yer almaktadır; çünkü hayat başarısında ve psikolojik sağlamlılıkta önem...
Çocukların sosyal, duygusal ve bilişsel gelişimlerinde “oyun”un rolünden ve onlarla nasıl oyun oynamak gerektiğinden söz etmiştik. Oyun oynarken...
Oyun, çocuğun sosyal, fiziksel ve zihinsel gelişimi için çok önemli olan ve çocuğun yaparken öğrendiği, sosyal ve fiziksel çevreyle uzlaştığı bir işlemdir. Bir ...
Depresyon, kişilerin hayatını olumsuz yönde etkileyen bir duygu durum bozukluğudur. Hayatın herhangi bir sürecinde ve her yaşta depresif bozukluk ortaya...
İlginizi Çekebilir :
“Okul kaygısı yaşayan bir çocuk için yapılabilecek en önemli şey onun yaşadığı durumu anlamaya çalışmaktır. Çocuğunuzun zorlandığını fark ediyorsanız ...
Çocukların sosyal, duygusal ve bilişsel gelişimlerinde “oyun”un rolünden ve onlarla nasıl oyun oynamak gerektiğinden söz etmiştik. Oyun oynarken...
“Çocukken maruz kalınan bu travmaların sayısına ve yoğunluğuna göre; kalp ve damar hastalıkları, kanser, diyabet, obezite ve bağışıklık sistemindeki ...
Ülkemizde her yıl 24 Kasım, Öğretmenler Günü olarak kutlanıyor. Öğretmenler; insanları eğitmek, öğretmek rehberlik etmek, her konuda yön vermek ve yaşama...