Emzirilen Bebek Daha Zeki Oluyor

Emzirilen Bebek Daha Zeki Oluyor

Türkiye'de 1991 yılında " Anne Sütünün Teşviki ve Bebek Dostu Hastaneler Programı" başlatılmıştır. Hastanenizin bu programa dahil olup olmadığını araştırın... Uzmanlar bebek dünyaya geldikten sonra mümkün olduğunca çabuk emzirilmeye başlanması gerektiğini söylerler, çünkü emmenin bebeğin fiziksel ve psikolojik gelişimine sayısız faydası vardır.

Bebeğin Psikolojisi Üzerindeki Rolü

Anne olmaya karar verdiğiniz andan itibaren dünyaya getireceğiniz bebeğinizle ilgili planlar yapmaya ve çeşitli endişeler yaşamaya başlarsınız. En büyük ve anlamlı kaygı, her anlamda yeterli bir anne olup olmayacağınızdır. İlk dönemlerde bebeğinizin beslenmesi aranızda kurulacak güvenli ilişki en önemli gündeminizdir. Bu süreçte sütü yeterli olan ve bebeği sağlıklı bir şekilde emen annelerin kendilerini daha iyi hissettiklerini görmekteyiz. Annenin kendini yeterli hissediyor olması, yeni bebeğin getirdiği sorumlulukları daha kolay göğüslemesini sağlamaktadır. Bu durum, bebeğin, ruhsal yapılanmasında en önemli dönem olan ilk altı ay içinde sağlıklı bir psikolojik  yapı oluşturmasına yardımcı olmaktadır. Sayısız araştırma, ilk altı ayda annesi tarafından karşılanan bebeğin gelecekte psikolojik bozukluk geliştirme olasılığının daha az olduğunu gösteriyor.

Duygusal Doyum ve Bedensel Temas

Emzirmenin bebeğin fiziksel gelişimine katkısı tartışılmaz. Buna ek olarak, emzirme sırasında kurulacak bağın, sağlıklı bir kişilik oluşturmasına ortam hazırladığı unutulmamalıdır. Bebeğin tek açlığı süte değildir; emzirme sırasında yaşanan "duygusal doyun ve bedensel temas" bebeğin en önemli ihtiyaçlarındandır. Doğum sonrası depresyon yaşayan annelerin bebekleri bu bakımdan şansızdır. Anne bebeği kabullenmekte zorlanır hatta emzirmeyi reddeden annelere rastlarız. Beklediği çocuğu bulamayan annelerde doğum sonrası depresyon daha sık görülür. Bu durumda çevredeki diğer kişiler bebeğin bakımını üstlenirler. Ancak sadece fizyolojik ihtiyaçlarının karşılanması yeterli değildir.

Annenin kafasına takılan sorulardan biri bebeğini ne sıklıkla emzireceğidir. Bebeğin "güvenli bağlanma" geliştirebilmesi "annem benim ihtiyaçlarımı karşılayabiliyor" inancına bağlıdır. Dolayısıyla ilk dönemlerde bebek her istediğinde meme verilmemelidir. Bebeğiniz yeni doğan döneminde 8-10 öğün emmek isteyebilir. Büyüdükçe sıklık azalacaktır. Emzirmenin fizyolojik ve ruhsal yararlarının yanında zihinsel becerilerin gelişimi açısından da önemi büyüktür. Son araştırmalar ilk altı ayda sadece anne sütü ile beslenen bebeklerin akademik yaşamda anne sütü almayan bebeklere oranla daha  başarılı olduklarını göstermektedir.

Doğumun Yapıldığı Sağlık Kuruluşunun Önemi

Bir diğer önemli nokta doğumunuzu gerçekleştireceğiniz sağlık kuruluşunun emzirme konusundaki tutumudur. Size bu konuda destek verecek sağlık personelinin emzirme sürecine daha kolay adım atmanızı sağlayacaktır. Çünkü özellikle sezaryen doğumlarda sütünüzün gelmesi gecikebilir, bebeğinizin emmeye başlaması zaman alabilir. Tutarlı ve kararlı bir şekilde size emzirmeniz konusunda rehberlik edecek deneyimli kişilere ihtiyaç duyarsınız. Türkiye'de 1991 yılında Anne Sütünün Teşviki ve Bebek Dostu Hastaneler Programı başlatılmıştır. Doğum yapacağınız hastaneyi seçerken bu program dahilinde olup olmadığını araştırabilirsiniz.Tüm bu verilerin ışığında, gebelikten itibaren anne adaylarının kendilerini emzirme sürecine hazırlamalarının önemini bir kez daha vurgulamak gerekli olabilir. Çünkü gebelik döneminde hayat birçok anlamda kısıtlanmaktadır. Hem yediklerinize hem bedensel hareketliliğinize dikkat etmek zorunda kalırsınız. Fiziksel olarak inanılmaz bir değişim yaşar ve buna adapte olmakta zorlanırsınız. Dolayısıyla bazıları için doğum bir "Kurtuluş"tur. Ancak emzirmeye devam edilecek ise bazı kısıtlamaların devam etmesi gerekir. Yeme alışkanlıklarına özen, işe başladığınızda süt sağma zorunluluğu, meme başında emzirmeye bağlı yaralar vs. sizin kendinizi kısıtlamaya devam ediyor hissetmenize neden olabilir. O nedenle doğum öncesinde ruhsal olarak kendinizi bunlara hazırlamak,hamile eğitim kurslarına katılmak veya çevrenizde sizden önce doğum yapmış tanıdıklarınızın ve aile büyüklerinizin desteğini almak yararlı olacaktır.

Anne Sütünün Geç Geldiği Durumlar;

  • Sezaryen Doğum
  • Doğumun ikinci evresinin uzaması
  • Diyabetik anne
  • İlaçlar
  • Obezite
  • Annede stres
  • Rahimde parça kalması
  • Yetersiz emzirme
  • Emzik kullanımı
  • İlk doğum

Açelya Şahin Fırat, Uzman Klinik Psikolog - DBE Çocuk ve Genç Psikolojik Danışmanlık Merkezi

DBE Çocuk ve Genç Psikolojik Danışmanlık Merkezi
Bizi Arayın  Terapistlerimiz

Benzer İçerikler :

Tercih Döneminde Mutluluğu Seçin!

TERCİH DÖNEMİNDE MUTLULUĞU SEÇİN! Bu yıl lise sınavına girmiş öğrenciler tercihleri yaptı ve yerleştirmeleri bekliyor. Üniversite sınavına girmiş öğrenciler ...

Çocukluk Döneminde Şiddet

Günümüzde çok tartışılan ve konuşulan bir konu olan şiddet sadece ülkemizde değil birçok toplumda da aynı şekilde gittikçe büyüyen bir sorun haline gelmiştir. ...

Okul Olgunluğu

Bir ebeveyn olarak çocuğunuzun okula hazır oluşu ile ilgili endişelendiğinizde öncelikle bu konuya dair bilgilenmeniz ve gerekli olduğunda uzman görüşü almanız ...

Grup Terapisi Nedir

Amacı ve Özellikleri Grup Terapisi; bir lider psikoterapist yönetiminde, bir grup katılımcının, bir arada psikoterapi aldığı formattır. Gruplar genel olarak ...

İlginizi Çekebilir :

Öğrenme Zorluğunu Nasıl Anlarsınız?

Unutkan ve dalgındırlar, eşyalarını koydukları yeri hatırlama da zorluk çekerler. Yaptığı hatayı defalarca tekrarlar. Yazarken ve okurken harfleri, ...

Özel Okula Giden Çocukların Yaşam Becerileri

Ebeveynler çocuklarını, gelişimlerine olumlu katkı sağladığını düşünerek özel okulda okutma istek ve arzusundadırlar. Kendini ifade edebilen, özgüven...

Babanın Çocuk Gelişimindeki Rolü

Çocuğun ruh sağlığı gelişiminde annenin olduğu kadar babanın rolü de çok önemlidir. Babalık annenin hamile kalması ile başlayan bir süreçtir. Babalar ile...

ÇOCUKLAR VE GENÇLERDE ÖFKE

Öfke duygusu, günlük yaşantımızda önemli yeri ve etkileri olan; mutluluk, üzüntü, korku gibi temel ve evrensel duygulardan biridir (Canpolat ve Atıcı, 2017). ...